Ne zaman ölüme meyletsem
Göğsüme abanır çıngıraklı ejderha
Azrail dost yüzünü sakınır benden
Arşa yükselir mahzun bir “ah”
Sallanır imanın direkleri, binbir şiddetle
Yetişir Yâr dan uzanan ilahi mesaj;
Kâh uyku şahidim, kâh gözleri sürmeli hasret
Dilimde meczup kelimeler semah etmekte
Bir gün olsun ayyuka çıksa içimin rengi
Belki çözülecek bu ketum bilmece
Ve…
vakit isyanı vurduğunda
öylesi çıka gelsen
karanlık serilse üzerimize
kuşatıldığımız, o hummalı savaştan konuşsak
tarumar olsa kalelerimiz
yıkılsa, yakılsa
ah şu kara bulutlar!
gün gelecek, teker teker yıkanacak sevgili
göğün maviliğine karışacak yüzümüz
sözüm olsun!
doğrulacağım yeniden
yağmurun öfkesini şiirden aldım
şiir ki; vakitsiz postalanan isyan
yoluna kanat çırpan
yağmuru duyarsın iliklerine kadar, bilirim
bilmezsin kelimelerin nice bereket sakladığını
Mahzun bir günü daha yükleniyor, ömür denen kanbur
İkindi aldı sermayesini
Akşam yine yorgun düşecek besbelli
Hiçbir şeysiz, herşeymiş gibi ağır
Beyhude…
Susmak; sözü büyütmek derdi dedem
Dilinin altına tohum ekmek
İçinden gelen nehirleri, yollara bölüp
Çağlamasın diye direnmek
Vasiyettir, susuyorum
Mavi iki bilye, şen ve çocuksu
Kokun hala anne kokusu
Öptüm avuçlarımı annenin hüznüyle
Sürdüm üzerine
Duy diye
vakit geç oldu diyordu
oysa gözleri henüz ilişmişti gözlerime
öncesinde dönen onca sözcük silinivermişti aklımdan
vakit henüz başlıyordu
vakit beni o geçiyordu...
Gün gelir…
Gideriz bir akşam üstü
Sırtlanıp ömrün yükünü
Aldırmadan kanayan kanburumuza
Anka kusuna takılır
Serdar Kalkan, 15 Mart 1968 yılında Tunceli’de doğdu. İlk ve orta öğrenimini Tunceli’de ve lise öğrenimini Elazığ Teknik Lisesinde tamamladı. 1986 yılında Bir kamu kurumunda memuriyet hayatına başladı.1991 yılında Fırat Üniversitesi Tunceli Meslek Yüksek okulundan mezun oldu.
Edebiyata, şiir ...