Susuyorsan, neden ve niçin?
Konuşuyorsan, kendine ne diyorsun?
Bakıyorsan, neşeli mi, hüzünlü mü yüzün?
Bakmıyorsan, nereye koydun gözlerini?
Durdukyere sabahların yüzünü
Güneşle yıkaması
Hayatın yırtılmış yanlarının
Yamanması ağır ve öylece aheste
.
uzun uzun yol aldım
yaşam denen bu serüvende
gittim meşeler boyu...
saçları limon kokan aşklarımda oldu
avluda ömer hayyam bilinmez hangi diyârdan
bana göre sarhoş yalpalar sana göre çakırkeyf
dilinde ki şiir,hem onun hem de ondan,
ağzındaki dil de senin
dama yaslanmış kürekte ellerim
Tüm zamanları ırmak boyu denize taşımak gibi iyi niyetlerim vardı.
Hüzünlü gerdanına iğrilmiş bir renk önceliği...
Kendime teyellediğim çocuğumda yoktu o vakitler udi hicaz.
Yoktu düş artığı güvercin kanatları ve yüzümüzde bulut.
Erken bir güzden geliyorum...
Omuzum ağır bir yaprak dökümü
Kar yığını sarmışım saçlarıma
Düşümü dedim düşümü gün ve gün
Saç buklelerime ördüğüm
Hiç olmaza tutup yakalaya bilseydim
/etimizde mekiği boşalmış bir zamandan
bulut kırgınlığı baba /
kaç tangen uzaklığında durur güneş
güzlenmiş yüzüne annemin
parmakların kopmuş gölgesiyle
Bir elin keşkeli silgi silersin düşgüzarlığı
Diğer elin çizemediği güneşlerden hüzün mağduru.
Sırtında karanlığın urbası kan ünleyen boşluğuna
Aksayan sedirinde dengesizlik ve duvarın kırık beli.
*soluğu rüzgarlardan derlendi
sırtında ağır bulut kırgınlığı
aylasında bir bağ bozumu
yansır şimdi mevsim
iklim değişti...
daraltır tüm duvarlar kendi yüzünü
kirpiğini kireç tozu...
gidip gidip gelirsin, sayrımış gözlerini
hazin bir boşluğa...
bir gölü düşünürsün, bir örtünün olgusunu
Ben,
alacakaranlığında son sabahımın
dostlarımı ve seni göreceğim,
ve yalnız
yarım kalmış bir şarkının acısını
toprağa götüreceğim...
Karım benim!
İyi yürekli,
altın renkli,
gözleri baldan tatlı arım benim;
ne diye yazdım sana
istendiğini idamım ...
http://www.eba.gov.tr/video/izle/24055e0f0b09f41834a1faa42b61da3bb6a0a2d09c001
https://www.youtube.com/watch?v=M7iKoPBHTIM&list=RDM7iKoPBHTIM&t=164