Deniz Ercivan Şiirleri - Şair Deniz Ercivan

Deniz Ercivan

her gece biraz daha seninle /
hareli bir göle dönüyor örtüm

ağulanmış tüm düşlere ki yüzün, saydam ve berrak
alıp alıp dikiyorum kendime bir anımsama

Devamını Oku
Deniz Ercivan

biz ki bu ömrün böyle kederli bir göbek bağlıyacağını
bilseydik eğer
0na taa önceden bir şişe bira ısmarlar
üstüne üstelik sayardık da ağız dolusu küfürleri

*ablam aşktan öldü ve her şey filmlerdeki gibi oldu.

Devamını Oku
Deniz Ercivan

Sen aynaları değil iki gözüm
Baktığın yönle yüzünü aldattın
O elmacık kemiklerin
Ki yer çekimi ivmesine maruz kalmış
Hatta günün sarkık yerini tutup göğün simli ipiyle
Hep dizginlemek oldu işin

Devamını Oku
Deniz Ercivan

ben şimdi bu şiiri yazmasam da
başka ne yapsam?

kalksam, bulaşık yıkasam ki biliyorum günlerdir
herhangi nebat ve zerzevat
uğramamış tencerelere

Devamını Oku
Deniz Ercivan

/Tüm acıların kıyısına düştüm, uçurum kenarlarında yoktu bariyerler/

Ben şimdi ne söylesem
Her şey gece sesleri kadar kederli
Nasıl ifade edilir bu bulut kırgınlığını içimin
Kasıp kavrulmadan göğünüzde maviler

Devamını Oku
Deniz Ercivan

Artık değiştir ellerini...
kirli asuman kıyılarına su taşı
berrak derelerden
pörsümüş kader çizgine ve yıkılmışlığına
başka bir dil,
aklına yeni rüzgarlar giydir

Devamını Oku
Deniz Ercivan

Bu şiiri sevdim ben lütfen inceliğini kırmayın onun
Ezgilerini bir dolunaydan topladım
Ruhum alabildiğine çıplaktı
Tüm ölümler denenmişti kağıt ortasında...

Siz hangi kaderin tanrısı ellerinizinde katman hüzünler

Devamını Oku
Deniz Ercivan

yüz yıl oldu yaşıyorum doktorum
tam yüz yıl oldu bu hastalık da bana mustarip
ne senin ne de onun düşmedi yakamdan eliniz
yüz yıldır yanıt da vermedi tedavi şekillerin

dikmeye çalıştığın o düğmeler

Devamını Oku
Deniz Ercivan

Dışarda gürgen mühlem kederlere dal verdi
Bana uçurum derinliği yaprağın ağrısından
Sanki bir kavram sancısı şimdi bu
Bizi güze doğru
Ağır aksak kağnı tıkırtısından anlıyorum,
Yolların yorgunluğunu.

Devamını Oku
Deniz Ercivan

Tüm dillerde sarsak uğultusu bulutların
Aynıdır cam önleri.
Zamanla yadırgamadan hiç sitemsiz...
Durur kıyında güneş kadavrası.
Ellerinsiz diken doldurmak kalır ceplerine
Ve çatlamış saksılarında yağmur yetiştirirsin

Devamını Oku