Yol üstünde kara çalı
Dargındır iki sevdalı
Olmuşum mecnundan deli
Birde sen üstüme gelme
Hey beni başından atan
hangi amaç ile geldin dünyaya,
bir ömür tükettin gitti hebaya,
treni kaçırdın kalmışsın yaya,
henüz bir karara varmadınmı sen.
kimi türlü türlü yemiş geğirir,
Yaşama hevesimi
geri getir bana.
Beni çocukluğuma
götüre bilir misin?
Mutluluğa giden
yıl on dört kasım
bin dokuz yüz kırk dört.
bir dramın bapşladığı
yerin adıdır ahıska.
türküm diyen
Bə də nin yorulub bə nizin solub,
Qadasın aldığım sə nə nə olub,
Her gece bir kabus yuxunu bölüb,
Gel uzan dizimə layla çalım yar.
Gülə n gözlə rində n hüzün mü axır,
Bir yüreğim yok artık
sana verecek.
İnancım kalmadı,
Seninle bu yolu
yürüyecek.
yarın evi çaya bakar,
kurban olam bu ne havar,
kapınız ne kalabalık,
kız yoksa dünürün mü var.
kara kazan kaynamadan,
ankara havası hüzün kokuyor,
ciğerime bir dert girmiş yakıyor,
anam bu bayrama beni bekliyor,
doktor izin verse gelirim ana.
hastane odası puslu oluyor,
Beş vakit namazı tamam kılmadın
Otuz iki farzı sordum bilmedin
Fitreyi zekatı zaten vermedin
O sarığı sarma adam ol adam
Hileye mubahtır fetvası verip
gül endama cilvesine nazına,
elma yanağına ela gözüne,
gidin deyin o zalim in kızına,
hasretine yanıp yatağa düştüm.
aç kolları dedim sana geleyim,
Teşekkür ederim Necibe hanım.Sağolun varolun.