Dudağında belirip yüzüne yayılan,
Saçtığı aşkla yüreğimi yakan,
Senin şu öldürücü, vurucu,
O eşsiz gülümsemelerin, gamzelerin…
Kaçırarak bakarsın ya gözlerini,
Sanma ki mücadelesiz kazanılır bütün iyi şeyler,
Sonu iyi veya kötü olsun, yolunda diken bulundurur tecrübeler.
Öyle bir şaşıracaksın ki yeri gelecek,
“Hiç kimsem de yok muydu ulan benim?” diyeceksin.
Ay ışığı altında belki ağlayarak yürürken,
Belki bir elin omzuna konmasını beklerken,
Kardeşim Kadir.
Hiç olmadığım kadar kötü hissediyorum.
Dün felaket bir gece geçirdim.
Kustum, öğürdüm. Ölecek gibi oldum, yerlerde süründüm.
Ateş gibi oldu vücudum, kapkara kesildim. Terden leş su oldum.
Yazarak, seni büyütüyorum içimde yalnız.
Yürürken yazarım ben, genelde
Seni yazarım, ondandır "Naçar" adım;
Ulaşamayacağım, bunu bildiğimden yalnız,
Sevmek ve sevilmek, güzel şey elbette.
O günlerimi mutluluk ve biraz hüzünle hatırlarım.
Hayatın yükünü paylaşmak güzel olurdu, bir yarenle.
Kaybolmasaydı haslar, çivisi çıkmasaydı dünyanın.
Sevenlere, ben bir hikayemden bahsedeyim:
Nedensiz olur benim acılarım,
Bilinçaltım kaygılarla doludur, bilirim.
Erken öleceğim, yaşlıyım.
Vaktim az, yaşamak mı diyorsun?
O, sevdiğim kadınlara kalacak.
Ne gariptir hayat,
Ne gariptir insan,
Ne gariptir yaşamak,
Ne tuhaftır ömür dediğin.
Hareket eden beden,
Bir gün biter, yarattığımız umutlar,
Tükenirler, tüketirler, tüketiriz varlıklarını.
Kalmaz bakî aşkın da senin,
Sana ait ne neşen ne acın,
Ne de sedan, sessizliğin.
Şimdi tan atıyor Ala Dağların ardından.
Şafak doğuyor, hayallerimin karanlığına.
Yaralarım kanayıp, sızıyorken vücudumdan,
Yeni harplerin kaçınılmazlığını görüyorum,
I.
İşittiğime göre, bundan yıllar sonra,
Kalacakmışsın sen, sular altında.
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!