Bazen kısa geliyor
bu yollar bana,
bazen haddini aşıyor mesafeler.
Bazen cebimde kırık bilyelerle
uzatıyorum ayaklarımı
İçmesini bilen içer ab-ı hayattan.
Sevmesini bilen ağlar.
Bütün yasaklardan kaçacağız günün birinde,
kundaklayıp tüm öfkeleri.
Ardını yaza dayayan kış sinecek.
Bağnaz bir aşkı vurdular, kalp meydanında.
Sıradan değildi, biliniyordu.
Özleniyordu neşesi ham gözlerde.
Düşman tarafından izleniyordu.
Ellerine diken battı sevdanın.
çizik çizik acıyordu.
Gerçeği bulsan ne olur...
Mesela kokladığını sayalım
yeniden boynumdaki tebessümü...
ya da ben sana
siyah beyaz bir şarkı yazmışım
demlenirken içimde…
O kadar alışmışım ki ölmeye,
korkuyorum ya bir gün yaşarsam diye.
Ve aslında belki de hiç yoktum, hiç olmadım,
sevilmediğim ve sevemediğim kadar.
Elinde kara bir çanta,
pazara gidiyor cumartesi...
ne tuhaf ki içi dolu aslında.
yalnızlık,huzursuzluk
tatsız bir gece alınmış
haftalar öncesinden....
Yazmamışsa hiç bir şair seni,
hiç bir şiir okunur değil.
Görmemişse gözlerini hala,
o efsaneler aşk değil.
Geçmemişse bahar seninle,
geleceği yaz değil.
Birazdan döneceğim bedenime.
Yüzümde gençliğime batan sakallarım
ve yıldız eskisi saçlarımla.
Birazdan bütün fotoğraflardan silip kendimi,
bir yaprak gibi düşeceğim beni çağıran aleme...
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!