“Herkes mi bir vefasızda kayıp” dedi papatya.
Boynunu büktü tahta masa.
—“Üzerimde onlarca kandil titredi lakin bu yürek kırk yıldır bir ayağı topal şu sandalyeye yanmakta.”
Ne imtihanlar misafir ettik soframızda.
Yalnız kendimizin değil herkesin acısını acı bildik.
Ne varlığa sevindik, ne yokluğa yerindik.
“Dünya imtihan dünyası” deyip herşeye göğüs gerdik.
İşte tam da bu sebepten ruhumuza sadeliği giydirdik.
İşte tam da bu sebepten simit-çay’ın verdiği o muhteşem tadı,
Bazen......
Yazmak istersin öylece..
İster anlamlı olsun
İster anlamsız hiç farketmez..
Benim adım mürekkep döken değilmi zaten..
Çirkinde seni gören
Seninle yaramızda kalan meseleler var.
Hiç bir şiire sığmayız artık...
Hangi ihanetine denk gelsem içimdeki seni yolcu edemedim.
Hangi yalanını sobelesem ümitlerimi zedeledim.
Yine de güneşli sabahlarına uyanmak umuduyla,
Uykumdan vurduğun gecelerden zerre kadar şikâyet etmedim.
Sesini her işittiğimde ne bahaneler uydurup,
Gözlerin gözlerime takıldığı günden beri
Hükümsüz kaldı yazdığım tüm şiirler
Ve adına aşk denen ne kadar trajedi varsa
Önünde eğildi sevgimin,birer birer
Yıldız tozuna buladım geçtiğin tüm yolları
Selama durdu kirpiklerim,
Sana adanmış şiirlerin arasına sıkıştırıyorum pişmanlıklarımı ,
Zulamda hep bir tedirginlik besliyorum.
Yüzünü arıyorum bakmaya korktuğum aynalarda ,
Eşgali belirsiz kavuşmalar hayal ediyorum.
Galiba ben seni unutamıyorum.
Firdevs ninem bana
" yeryüzünde yetmiş iki buçuk millet var kızım" derdi.
"Her milletin içinde binlerce insan ve her insanın içinde iki karakter..."
Küçüktüm..Pek anlamazdım ne demek istediğini.Büyüdükçe yerine oturmaya başladı taşlar.Hele ki sanal alem icat oldu,ninemin sözleri her gün kulaklarımda çınlar oldu.
Bir kaç kitap çıkarmış sözde şair sıfatına erişmiş ama insan olmak adına bir nebze yol kat edememiş bazı insancıkların sırf kendinden iyi şiir yazdığı için bir çok arkadaşa iftira attığını gördüm.Keşke sadece şiirlerine olsaydı bu iftiralar.Bazen hadlerini aşıp karakterlerine,yaşantılarına varana dek çatal dillerini uzattılar....Hani eli kalem tutan,okumuş insanlardı en güzel örnekler...?
Oysa ben yazdıklarında doğru düzgün anlam bütünlüğü bile olmayan lakin yüreği sevgi,saygı,hoşgörü,tevazu dolu insanlar gördüm.Yazdıkları değil yürekleri cezbetti beni.Aldım başımın üstüne koydum karakterlerini.
Farz et ki; seninle ilk buluşmamızda yağmur yağmıyordu
Islanmamak için çaba sarfederken bir yandan da
O ilk sarılışımıza yanmıyorum hatırladıkça
Her yağmur yağdığında toprağın o güzelim kokusu gibi
Teninin kokusu tütmüyor burnumda




-
Turan Ergün
Tüm YorumlarSerbest vezin şiirlerin en güçlü ve en güzel kalemi,şairine saygı ve selamlarımı sunuyorum..