Bedri Tahir Adaklı Şiirleri - Şair Bedri ...

Bedri Tahir Adaklı

Bir den çıban çıkınca,
Yanlış yerde olunca;
Müthiş hasta yapardı,
Baş verip patlayınca


Devamını Oku
Bedri Tahir Adaklı

Balık suda boğulmaz, sevenler boğar onu,
Başka düşman arama, dostların yeter sana,
Hasmına dostça davran, bu haller döver onu,
Silaha gerek kalmaz, kasların yeter sana.

Katiller maktülünün, fermanını yazmakta,

Devamını Oku
Bedri Tahir Adaklı

Aslına bakarsan niyetler başka,
Yaklaşıp riyaya, bürünür adam,
Sîretler bir başka, suretler başka,
Tencere tavayla, dövünür adam.

Onlardan değilsin, evet farklısın,

Devamını Oku
Bedri Tahir Adaklı

Görse birkez, kimse beni, belki mecnun sanacak,
Bir de onu görse san ki, hani Leyla sanacak,
Halim benim söyle bülbül, ötsen hergün ne olur?
Söylesen de beni her an, seni ancak yoracak.


Devamını Oku
Bedri Tahir Adaklı

Hadi kalk çık, denilince tepeye;
Hayat bir han, olmuş cana, cananım,
Her basamak, sağ kaldıkça gitmeye,
İnmek için çıktın ona, cananım,

Davet aldın tatmak için sofraya,

Devamını Oku
Bedri Tahir Adaklı

Sihirli değneğini, meltem; göğe uzatır,
O da hemen uzayıp, değer ta bulutlara,
Açılır ayın yüzü, bir tebessüm aratır,
Muhabbet mehtabını verir ta umutlara.

Ay ve güneş birlikte, münâvebe ederek,

Devamını Oku
Bedri Tahir Adaklı

Soylu ceddin hak için, bilirmisin ne yaptı?
Dere tepe at sürdü, kayalara nal attı.
Boyların saadetine, mekanlar kurmak için,
Yükseklere tırmanıp, ovalara göz attı.

Bir o yan bir bu yan, mekan için can attı.

Devamını Oku
Bedri Tahir Adaklı

Ölüm aldı seni benden tahassür vererek,
Mecalsiz kollarla döktüm, toprağa, severek
Yandı bağrımda hadsiz o volkanlı alevler
Tecessüm etmiş binlerce hicranın görerek.
* * *
Ölüm yol bulamaz o firak olmazsa eğer,

Devamını Oku
Bedri Tahir Adaklı

Aydın, bulutsuz, pırıl-pırıl bir yaz günü,
Güneşin inişe yöneldiği bir an…
Peçesini açmış, nur yüzlü dilber edasıyla,
Denizin; berrak, pürüzsüz siması ile yüzyüzeler …

Ağır-ağır, sükun ve sükunetle,

Devamını Oku
Bedri Tahir Adaklı

Bu saray-ı alem, acep nasıl yapılmış?
Bir benzerimi var, iktibas’en alınmış!
Bu güzellik böyle, hayret nasıl oluşmuş?
Kendi çok güzelmiş ki; Ondan güzel yaratmış.


Devamını Oku