Söğüdün dalları olmuş anam salkım saçak
Haydi gel sevdiğim, birlikte dağlara kaçak
Ömür dediğin üç beş gün değil mi! ne olacak
Benimle kaçmazsan o da boşa geçmiş olacak
25.06.2001-15:30
Hayat, doğum ile ölüm arasındaki yol
Kimi gülerken, kimi çile çeker bol bol
Hayat, biz ademoğluna verilen bir rol
Ömür az, yapılacak işler çok bilmiş ol
02.02.2004-12:02
Hayat dediğin doğumla ölüm arasındaki bir yoldur
Bu yolda yürümek, kimi için kolay/kimi için zordur
Dikenlerine takılmadan menzile ulaşmak akkordur
Yolculuğu zor olsa da, neticesindeki payesi boldur
22.02.2003-02:22
Annemin gözyaşlarıyla paklanmışım
Babamın nasırlı elleriyle okşanmışım
Ninemin masallarıyla büyütülmüşüm
Hayatın çarklarıyla da öğütülmüşüm
Küçük yaşta kaldım öksüz ve yetim
Severim onu, fakat o bilmiyor sevdiğimi
Nereden bilsin ki, uğrunda ölebileceğimi
Demek ki onun gibi girmiyorum rüyasına
Demek ki onun gibi girmiyorum hayaline
Bilmese de görmese de ben onu seviyorum
Kalbimdeki sevgi meşalen hiç sönmeyecek
Bunu senden başka hiç kimse görmeyecek
Meşalemiz sönmedikçe, aşkımız ölmeyecek
Değerlerine benden başkası el sürmeyecek
24.09.2003-09:24
İçimdeki bir ses hiç rahat bırakmadı
Dilim yıllarca her daim onu sayıkladı
Beş duyum senelerce hep onu aradı
Görüp duyanlar bu halime hayıflandı
Şu ellerim, ahizeye gidip gidip geldi
İçimdeki bir duygu sana yakınlık duydu
Aslında sana karşı olan ilk aşkım buydu
Sana âşık olduğumu cümle âlem duydu
Zaten ilânı aşk edeceğim aşk da buydu
Gel aşkım gel örtbas edilecek hiçbir şey kalmadı
Bugün İstanbul yüzü yıkanmış bebek gibi
Semaysa tül renkli duvak takan gelin gibi
Güneş ufukta patlayan volkan güllesi gibi
Güneşin hüzmeleri de renk cümbüşü gibi
Renkleri, öylesine birbiriyle uyuşmuştu ki
Gaipten duyuldu adın
Her yana yayıldı şanın
Mihenk taşıdır hayatın
Ebedi kalıcı adın/tadın
Misk-i amberdir o kokun
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!