Ne vakit kaybolsa onun anahtarı
Sanki kırılır gibi olurdu kanatları
Yok olmaya yüz tutardı umutları
Bulunca, pır pır ederdi kanatları
İçindekilerin her birinin anısı ayrıydı
Leylâ, senin hiç başka işin yok mu
Hep beni mi sayıklayıp duruyorsun
Leylâ, senin bana hiç acıman yok mu
Olmadık saatte kulağımı çınlatıyorsun
Gecenin ta bu saatinde, hiç şair uyandırılır mı
Şu hayatın mengeneleri sıkamaz iken
Dengimdeki pehlivanlar yıkamaz iken
Hiçbir Leyla aşkta pes ettiremez iken
O Leyla’nın aşkından pes ettim erken
08.08.2002-08.48
Karar verdim karar verdim
Şair olmaya, karar verdim
Her şeyimi o yare verdim
Mutluluktan göğe değdim
Çile çeke çeke dertli oldum
Her ana çocuğunu nasıl tanırsa
Her peder evladını nasıl tanırsa
Her canlı yavrusunu nasıl tanırsa
Ben de şiirimi tanırım aynen öyle
Tüm şiirler harman edilse yine tanırım
Bayram’ın saçlarından önce sakalları ağardı
O, yıllarca dermansız derdine derman arardı
Onun sırtındaki hayat yükü, çok mu çok ağırdı
O, imdat çığlığı atarken, dostları sanki sağırdı
Genç yaşta, siyah saçları kar beyazı ağardı
Ben deniz, şiir yazmadığım zaman
Suyu kesilen çeşmeye benziyorum
Ben sevdiğimi görmediğim zaman
Sanki sıkılmış limona benziyorum
Sayısız aşk şiiri yazıp, sayfama astım
Ekserin uykuya yenik düştüğü bir anda
Görenler dediler hey ne arıyorsun orda
Diyemedim ki Leylâ’yı arıyorum burada
Sanki de bir suçlu gibi donakaldım orda
Ah dostlar ah, sanki sabıkalıydım sabıkalı
Seherde bir kervan çıkmıştı yola
Serden geçtiler girmişti kol kola
Gören dedi gazanız mübarek ola
En son nerede vermişlerdi mola
Acep döner mi ola o giden kervan
Karnı doyan misafirin gözü yolda olur
Gönlü doyan misafirin aklı yârda olur
Kovulsa bile ondan ayrılması zor olur
Ayrılsa dahi hasreti yakan akkor olur
09.01.2004-19:01
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!