Yol boyu sana kenetlendik.
Kilometrelerce artan hasretinleydik.
Sevgi bağı, yaşam tutamağı olunca,
Şevk ile dönülür, güçlü uğraşılara.
Her doğan gün, yeniler insanı.
Tanrı armağanı fırsatların, en önde geleni.
İnsanoğlunun, yeryüzünde en değerli eseri.
Çoğumuza bahşolunmuş bu kutsal zenginliği,
İstemez miydik, değerince işleyebilmeyi?
Yıllar yetmez ısrarla, inatla hazırlığına.
Bahar çiçeklerini alma benden fırtına!
Fışkıracaklar doğanın bereketli bağrına!
Canlanmaya sıkıca sarılı,
Donanma, bezenme sevdalısı...
Üzerlerine bulaşıp donmuş, ilkbahar hayat damlası!
Sonbahar döndü çattı.
Yapraklar hüzünlü danslarla,
Umutlu hezeyanlar başlattı!
Sırma telli yapraklar, her yana atılı.
Bronz akışlı savruluşlarda, son şarkı.
Günler açar ışın ışın!
Umutlar, heyecanlar uyanın!
Her yanda başkalaşır hayatlar,
Her zaman anlamlı değil koşuşmalar...
İnceden inceye uçuşan büyüne kapılırken,
Serin dokunuşlarla yüreğime serpildin.
Yanan içime işleyerek, gelin tülünden sargılar döşedin.
Doğanın sırtlarına, gizemli örtüler dokurken,
Yamayamadığın çukurlara da umutsuzca değdin...
Gelin olmuş ağaçlar!
Çiçek fışkırtıyor dallar!
Rüzgarın fısıltısında,
Büyüleyen tatlar var...
Kuru dallar, nasıl da pıtırdamakta.
Bir serap gördüm! Ortadoğu’nun kanayan topraklarında...
Esmeri, sarışını, beyazı, dörtbiryandan boy boy çocuklar...
Kolkola kenetlenmiş, düşsel bir buygarlık yolunda yürürken;
Neşe ışıkları çakıyor, her bir kum taneciğinden...
Serap, gözlerimden sağanak yaşlar oldu, aktı! ...
Terapi odasında, umutların yok oluşunu gözledim...
Bakışların nasıl donuklaştığını, çaresiz çırpınışları izledim...
Taş kesilmiş yüzleri, vücutları, umutsuz duruşları ezberledim...
Sağlığın, Tanrı armağanı bir hediye olduğunu,
Bambaşka bir anlamda öğrendim...
Daha bir dakika evvelcesine canlı.
Dünyayı sorgulayan bakışlı.
Uzun kirpikli, mercan gözlü,
Huzuru tanımlayan masum gülüşlü,
Her yanı kıpır kıpır ve heyecanlı,
Şiir sayfama yaptığınız her ziyaret için binlerce kez teşekkürler.Duyarlı yüreğiniz var olsun efendim.En derin saygılarımla..