Sen ki, çocukluğunu
Karanlık sokaklarda yitirmiş birisin.
O yüzden kanıyor gülüşlerin
Karanlığa sığınıyorsun gecelerle,
Sabahlara düşman./ Uyan çocuk,
Sakın boşlama umutlarını,
***
Yorgundur kadın
Üzerinden geçer gün
Islak elleri
Kırılgan ve çaresiz
Gizlenirken gecede.
Teokritus önce çiçekleri yazdı
Kelebekler kondu dizelerine
Balarıları, sarmaşıklarına tırmanıp
Kekik kokulu doğanın
Ardından kuşlar geldi
Ardıç kokulu, deniz kokulu kuşlar
Ellerini ellerimle çoğalttım
Özümde kumruladım tanelerini
Düşledim geceni bir kar masalı.
Şimdi bir eskiçağ baronuyum,
Görüyor musun bilmem?
Ben senin bilmediğin yollardan geçtim
Sevmediğin mor vazoydu kırılıp elimi kesen
Sen şehir parkını hiç sevmezdin ya bilirim;
Yine de dondurma yedik en kıyıdaki masada
Tam da oradaydı, kantarcıda tartındık
Baloncudan çocuklara balon,
Hep dönmediğin yollarda beklemişim seni
Virane ve kimsesiz istasyonlarda boynu bükük
Avuçiçlerim terli, zemheriye inat yangınları kucaklayıp
Konmadığın dallarda yuva kurdum göçmen kuşlarıyla
Gelirsen beni bul diye, yıllarca karanlıkları kucakladım.
İlk baharın ilk çiçeği olmak için kelebekler büyüttüm
Atlantis ve Mu, kayıp kıtaların çocuklarıyız biz
Önce Nil deltasında serpilip yeşerdik
Esmer tenlerimiz, yeşil gözlerimiz
Kemerli burunlu kadınlarımızla
Mısır’ı kuranlar yani
Piramitleri inşa edenler/ köleler
Siz, şair Enneduanna’yı biliyor musunuz?
Akad Kraliçesi Tashultum’dan doğma
Kral Sargon’un kızı yani, hani siyah saçları,
Zeytin karası gözleri olan güzel.
Ben biliyorum, siz bilmiyorsunuz;
Becerikli ve bilge kadın Enneduanna’yı,
Ne kadar serçe yavrusu biriktirdin yüreğinde
O nisan yağmurlarının düştüğü topraklarda
Bir dikene bir gülü sen aşıladın biliyorum
Senin sesine kondu korumasız şarkılar
Damlar üstüne
Yaprak yeşile döner
Sular toprağa
***
Yuvadan üçar
Değerli Şiirdostu Ali Bey,
Şiir Grubumuz ' Mavibulvar Boydanboya '
Davet ediyorum, üye olursanız memnun oluruz.
Segi ve saygılarımızla.Erdoğan Vural