İnsan arınmak istese de
kolay arınamıyor acısından.
Yüreği tek tabanca
hüznün kıskacında geziniyor
yaşamın kıyısında.
Bir arpa boyu yol bile
Ben yakmasam
kimse yakmayacak gecenin kandilini.
Sefasını süremeyecek
mum ışığının hüzünlü dokunuşlarında rakı ve meze.
Dolanma saçlarıma sinsi bir şeytan gibi ey hasret!
Dans etme korkularımın üzerinde ey yalnızlık!
Özünden feda ettikçe
anlamsızlaşıyorsun
yaşamda anlamsızlaşıyor
senin gözünde.
Baştan sona
Düşlerde aramak için seni
kirpiklerimi yaşama kilitlerim.
Bir nilüferi düşünürüm
masumane aklığıyla
suya hüznü düşen
Sevginin yok olduğu gönüller
nefret üretmekte artık,
ölüm gezmekte
yeryüzünün her yerinde.
Doğarken Yaradan tarafından verilmiş haklar;
Yine asumana dert dökme zamanı;
yürek eylülün hüzün kıyamında
ayrılık acısı sol yanımın başköşesinde.
Sığınıp bahanelere kaçasım yok artık gerçeklerden
Sen Bürütüs’ü oldun aşk masalımın
bıçakladın sırtımdan
Gece büyüsüne çeker beni
usulca sokulurum sinesine
yanımda sen
yanımda gülün kokusu
yanımda yalnızlığım.
Hasretin buğusunu
Yaşamın kaç botyutunu algılarsınız beyninizde?
Kaç acıya şekil verir aynı anda düşleriniz.
Dilinizde kan tükürükleri birikmişken
ne kadar söylebilirsiniz sevgiyi coşkuyla.
Ömrünüz akıyorken parmaklarınız arasından
yaşanmışlıklarınız adına,
En uzak şehirlerde
çok değişik iklimlerde
hasretin damla damla kanadığı
gurbette
bir yürek akşamların hüznünü
kendine liman yapmış
Senli rüyalara dalsam ılık gecelerde
Dallarında kır çiçekleri açsa baharın
Kelebekler bir konsa, bir dans etse
Sen gibi öpsem yaprağını sarı papatyanın
duygu yüklü şiiriniz okurken hislerim kabardı anneme seslenmek geldi içimden.evet çocukluktan ölüme herşeyimiz anneler,annelerimiz...nefesimiz...içtiğimiz su...kutluyorum..saygılar...
çok cici samimi içten ve bu içtenliğini dizelere döken tatlı güzel yürekli bir melek o onu çok seviyorum