Gel, kırık iskelenin bir ucuna da sen otur.
Hadi ayaklarını sarkıt kırık tahta ardına
Kanatlanmış kelebek gibi şu köpüklere bak! ! !
Gümüş balıkları nasılda hesapsızca zıplamakta
Benim gibi çocuk neşesini takın sende suratına
Şu an; içine hiçbir derdi, tasayı salma
ANNEM
Ellerimi bırakıpta gidecekmisin
Beni karanlığa bırakabilecekmisin
daha görecek güzel günlerimiz varken
Önce kadına düştü yaşam kıpırtısı
Sonra bebek bedeninde şekillendi
Bebekten yetişkin boyutuna kilitlendi
Tüm yaşamlar, ölümlü sonla bitirildi.
Doğumdan ölüme arayı sen dolduracaksın.
Biten günde bıraktım sanma acılarımı
doğan güne ilikledim gönül sancılarımı.
Yer gök sarsılır figan eden yürek sesimden
yaşlar akar uykuya yenik düşmeyen gözlerimden.
Güneş doğsada ne fark eder yeni bir güne
Ne kadar uzağım desen de
en yakınısın yüreğimin
sevdamın gözü sende açıldı
hiç gitmeyenisin can içimin.
Hayalimde gözlerin konuşur benimle
KENDİME TERAPİ
Gam alma yüreğim hayatın yüklerinden
Bazen zorluk çeksen de, yarına biter çilen
Ölümde var, hastalıkta yaşanılan anlarda
BEN GELDİM
Seni koruyamayan sırça köşklerini yıkmaya geldim
Gerçeğin çetin ceviz, zor elde edilen zaferlerini sundum sana
Sahteliğin anlık örtülerini üzerinden çekip almaya geldim
Korkmasın tenin, ruhun yabancın değilim; hadi yaslan bana
Gururunun hükmettiği
o ruhunda bana ait ne var.
Dostluğun çözülmez ipinde... Devamı
ilmek olmuştuk oysa.
Dertlerin merkezinde birer daire.
Ekseniminizde dönerken bir başımıza
DUYGU İKİZLERİM
Hey benim dertlerim, hey benim neşelerim
Epeydir yürüyoruz elele birlikte hayatının yollarında
Yalnızlığa düştü aşk sarılışları
Artık göze değmeyecek yar bakışları
Bir zamanlar sevdaydı
Bir zamanlar tatlı yangın
Maziyi seslendirecek kalp atışları
duygu yüklü şiiriniz okurken hislerim kabardı anneme seslenmek geldi içimden.evet çocukluktan ölüme herşeyimiz anneler,annelerimiz...nefesimiz...içtiğimiz su...kutluyorum..saygılar...
çok cici samimi içten ve bu içtenliğini dizelere döken tatlı güzel yürekli bir melek o onu çok seviyorum