Göl gibiyim
Çıkışı olmayan denize
Her direnişim
Oyuklar bırakan
Toprak yarası
Hava iyice soğuk yüreğim buz kesmişti
Bir yandan da yağmur gönlüme çiseliyordu
Kaldırımların gönlüme dönük kıyısında
Çömelip iki büklüm olmuş bir yürek
Kalbinden ayıkladığı balıkların kılçıklarını temizliyordu
önünde hayatın sinsi yağmuru
Akan yanlarımın bir kısmı güneşe kandı
Bir kısmı ise dağın engebe
Kimi gün gölleri deniz sandım
Kimi gün ise her ırmak denize çıkar sandım
Denize ulaşacak kadar akmadım
Eski bir eve taşınmıştın
Tokmağı vardı kapının
Evinizin yolu daha asfalt olmamıştı
Daracıktı sokağı
Çocukluğumu hatırlatan elmalar sarkıyordu bahçelerden
Ey altmış sekiz kuşağı
Sözüm size
Bizler yetmiş sekiz kuşağıyız
Sizlere çok makaleler yazıldı
Çok şiirler bestelendi
İçinizden bazılarını çok sevdim
Binlerce faili meçhulden biriyim
Bir tek annem hatırlar kokumu
Bir ormandan geçtiğimi hatırlayarak
Yüreğiyle izler
Kapanmadan toprağım üstüme
Anne duy sesimi
Faili meçhul bir resimim
Sonunu bitiremediğim gurbet kuşu
Avuç içlerine yazmışım masallarımı
Yüzüme dokunuşlar tek perdelik oyun
Kuruyan çiçekler damlıyor gözümde
Figürandım hayatta
Sahnem yoktu rol aldığım
Pencereyi açardım
Yokluğa benzeyen bir bulut
Saklıyordu kimsesizliğimi
Kapatırdım
Okyanusta ki su damlasının
Dokunuşudur zamana fotoğraflar
Dondurulur dönüşümü olmayan anlar
Bazen yassak kelimelerin görüntüsü
Hayatın gizi
Bazen de acıların yükü
Gazoz içimi sevdalarımız vardı bizim
Gazı kaçmasın diye
Evimizin bahçe duvarlarına gömerdik ellerimizi
Dokunmak ölümüydü sanki sevgimizin
Çekirdek çıtlattığımız
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!