Yastığıma söylendiğim,
Hayal ürünleriyle nefesleniyorum,
Kalitesiz bir mola denilebilir.
Bilmiyorum.
Evimi kaybetmiş,
Yeşil bir gün olmalı senin doğduğun gün.
Bu cümleyi yazarken attığım kahkaha yersiz,
Bakma bana sen.
Doğuşunun şahidinin eylül olduğunu,
Anlatmıştın zaten benim şiirimde :)
Yaprakların havasından da geçilmemiştir o zaman.
Kalıplara sığamadık.
Bakma sığmak pek istedik,
Sonra ya yüzümüz düştü,
Ya peşinen ağlamaklı olduk.
Biz bu değildik!
Biz ne bunlara güldük,
Rüyaların tabirinde
Ondan başka bir tabir görememekti,
Ve özlemekti;
Sevdayı sevdaya yakın kılan.
Rüyalarda sarılmak,
Hayallerde pekiştirmek,
Küçümsenmekten korkan,
Küçümsenilesi bir varlıksın.
Ne diye bu kadar korkarsın,
Benim de aklım almaz.
Anlarım aslında seni lakin;
Anlamamazlıktan gelmek isterim.
Soyundu gün geceye,
Görünmeyeceğini bildiği için...
Dünyanın en güzel mahremiyeti,
Günle gecenin aşkı.
Bize onların arasında yer yok.
Ayırma...
Sen de yüz çevirirsen benden,
Ne umut ederim daha,
Bu dünya denen cehennemden?
Sevincin kursakta kaldığı zamanlarda,
Bir de sen sessizsen,
Mahrum kalmak hak mıdır
"O çirkin paltoyla ne kadar da güzelsin,
Sana en güzelini giydirelim de;
Çirkinliğin ortaya çıksın..." dediler...
Sadakatsizlik sürüldü insanın tenine,
En temiz anında...
Halbuki o paltoydu insanı insan yapan...
Gece sesimi duy!
Ayrı bir yorgunum bu gece.
Sevmek için ne çok sebep var bu dünyada.
Güzel bol güzel...
Lakin senin gönlünün aynası neyi gösteriyorsa,
Asıl o güzel...
Şimdi söylesem ki sana;
"Seni seninleyken özlemeyi özledim,
Sensizken değil..."
"Dinlemekten yoruldum bunları!" demez misin?
"Kafam darmadağın
N'olur sus!" demez misin?
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!