-1-
Kadim özlemleri severim;
Susuz yaz akşamlarına mahsus
Güneşin batışına kayan gözlerin
Hayallere dalışını da...
Gurbet çok ıraktı
O yâr geçmiş buralardan
Ayağında toz izi var
Nazar değmiş buralara
Şu dağlarda göz izi var.
Karadeniz bir el etmiş
Karanlıklar susuzdur;
Çöl kumları kapatır vahanın gözlerini
Gecenin içinden akar mehtabın gözyaşları
Kımıltısız bir yaşamın nehirlerine
Derinlerde yıldız çığlıkları
Nereden bakarsın okyanuslara
Yuvalarından start almış
Kara bir kurşun gibiydi gözleri
Bir sevda masalı anlatıyor
Dilinden değil,
Gözlerinden çıkan sözleri.
Sönmemiş bir volkan gibiydi
Fırtınanın sesinde susan çocuk ağlaması
Sus çocuk içimdeki yangınları söndürme
Kırmızı bir gül,dalında kırmızı
Sus çocuk güllerimi soldurma.
Sevgi biriktirir dingin yüreğimde acılar
Yeniden çırpınışlara kanat çırpmak için
İçimizdeki acıların ağıtları
Ney sesinde inlerken
Duyardık nefeslerimizde titreşen
Mutluluk zerrelerinin sıcaklığını
Sevda pınarından tattığımız
Oturup bakıştığımız anda dururdu zaman
Yıldız yağmurunun altında
Gecelerimi aydınlatan ışığım
Yüreğimde tomurcuk tomurcuk
Baharda açan çiçeğim
Sen üzülme...
Tatlı bir gülüş gibi uyudun düşlerimde
Bu gece kollarından dönüyorum
Eksiktim tamamlandım nefesinle
O en kışkırtıcı sesinle...
Yıldızlar ışık ışık dizili gözlerinde
Çobanyıldızı aydınlığında
Sevgi iki hece
Bilinmedik bilmece
Ellerimde bir kelebek
İki gün yaşadı
Yapışıp kaldı hâki toprağa
Göremedim çamurdu düşlerim
Nedendir sevgilim isyan edişin
Öfkeden çıldırmış bir hali vardır
İnan ki sebepsiz kızgın gidişin
Ardında pişmanlık duygusu vardır.
Sevginin içinde tuzu bulunur
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!