pencerenin açığını severdim, tostoparlak halini ayın,
yanan bir mum koyardım balkona -mehtap olsa bile-
aşkın yolunu ışıtmak için değil, romantik görünmek için,
şaşsın diye, garip çılgınlıklarıma, gülüp eğlensin diye.
pencereden bakmayı severdim hislerimin gözleriyle,
bir kuşun çırpınışını duyardım göğsümün sol yanında
deprem bitti
anam gitti
babam gitti
yedi yıllık
sevdam gitti
cinnet saatlerimi ben hiç düşünmemiştim,
ama koptu ince ip, dağıldı boncuklarım;
en derin bir buzlukta pişiyor sanki içim
peşim sıra koşuyor doğmamış çocuklarım.
yol habire çoğalıp daralıyor önümde
1
YAZILMADIK TÖRE
dedem ölür babam kalır,
babam ölür ben kalırım.
no: 1
aşkın meyhanesinde geçti yıllarım bir bir
beni burda zapteden ne şeytandır, ne cindir;
akşam sabah içersem ben bu haram şarabı
dudağının rengine benzettiğim içindir.
sık sık soruyorum hâlâ kendime
ey tanrım gerçekten o nasıl şeydi
bir anda hükmetti hayallerime
bir anda ruhumu çarmıha gerdi
o gün hem keyifsiz hem de küskündüm,
kara kaya kartalları şarkı söylemezler
ne bülbüle özenirler, ne de sırnaşırlar güle;
kayalarda bilerler gagalarını. bile bile
erken erginleşirler. aç durur da leş yemezler
ve yarıda bırakmazlar kavgayı, ölseler bile.
seyredemem yüzünü can veren yaprakların
kuruyan kaynakların kederine bakamam
yanlış derviş gibiyim, sıkıyor beni hırkam,
bir davul derisine dönüşmüş sanki arkam
duyuyorum inişini vakitsiz tokmakların.
vakit bulamadık aşka
boş rıhtımlar kadar tenhaydı yüreklerimiz.
kanların kızarttığı sularda halka halka
her gece can verirken masum dileklerimiz
bilenmiş bir inançla uyandık hep: mutlaka!
merhem arayacaksan kalbimi yaralama
ve mademki uçacaksın kafesimde işin ne
takmışsın en ürkek bir intiharı peşine
gidiyorsun. ama sakın perdeyi aralama.
çünkü sahne tokat olur, yüzün yanar, ağlarsın.
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!