Rüzgâr
Yaz baharı katmışsım hazan hüzne
Sevda vurur dalıma esmişim rüzgâr
Ayaz mevsim yürür sevda yüzüne
Gül yaprağı kurur susmuşum rüzgâr
Rüzgâr dindi
cihana hükmeden derya gözlerin
sürmeler akmış karışmış yanağa
ömre sığmaz inciten kem sözlerin
bir gün gelir oda elbet geçecek
Sabah yıldızı
Şu seher vakti salada
Oturmuş eller duada
Körpe kuzular yuvada
Ciğer dağlaya dağlaya
Sabır
Bu gün tufanım
Bir tatlı gülümsemeye
İki tatlı söze muhtacım
Gökyüzü indirin üstüme
Sabır kuşu
Kardelen sanarak buza kondu
Dayanmadı sert ayaza dondu
Bilmedi başa gelen oyundu
Kanmıştı kışın vız geçtiğine
Saçın yolasın
Gül oldum gül dağına
Bülbül konmaz dalıma
Hele bakın şu zalima
Mecnun etti çölüne vay vay
Şad eyle
Gel benim gönlümün şahı
Gönül sevdanın dergahı
Gökten indir yıldız mahı
Tatsız günümü dad eyle
Şah benim
Aldanma gülün mis kokusuna
Ona rengi veren bülbül benim
Bensiz yatmazlar düş uykusuna
Güzeller şahının girdim koluna
Şairin hüznü
Gül bağlara bahçıvan
Yolda kalmışlara kervan
Kanayan yaralara derman
Bir başına düşer yola üryan
Şair şiir aşk memleket
İp/im karakoyun yününden
Dalım kaysı ağacından olsun
Ölüm az memleket koksun
O gerçek bir şair. Aşkı tüm sadeliğiyle anlatan. Halktan biri... Bizden biri...
Ahmet Coşkun...
Onu tanıyalı bir kaç yıl oldu, ama onunla geç tanışmanın üzüntüsünü hep yaşadım... Benim onuncu kardeşim... Allah yüreğini salim etsin... onu çok sevdim ve seviyorum... Yaşayan en önemli şairlerden biridir..