iyileşiyor kırık ayağım
dura dura
dura dura kırık ayağım
bir kuş gibi alçalıp konacak
sağlık ayağıma
ayağım günlerdir
ılıklığı ateş ve suya ayırdım
bir mağranın kuytusunda kibrit çaktım karanlığa
durdurmak için zamanı
yelken gerdim iki dağın dorukları arasına
kuru yaprakların kırılganlığı saklı
yapışmış
bizon üzerindeki bir aslan gibi
ağırlığınca ağrıyor sırtımda akşam
beton dökülüyor kürek kürek kafatasıma
gözlerimde matkap sesleri
bu yerler başka yerler sanki
soğuk, bir renk olmuş boyamış
evleri sokakları bahçeleri
güneşsizliğin rengi gri
rüzgar daha bir zalimce esiyor
yerler hep beton
bir yerden düşüp çakılmam için
oysa sen atlasan
örümcek ağları tutar seni
örümceksiz
tutmasa bile
Yangından kıvılcım suçlu bulundu
'Yaktın' dendi 'sen'
'Galon galon benzini'
'Suçsuzum' dedi mahkum
Benzine attı suçu
'Su olsaydı da söndürseydi beni'
Nice aşklar yaşandı
Sevişi aşıkın
Yârdan güzel
Gözyaşı döken gözler
Ağlatan gözlerden güzel
Bütün yazdıklarım
Bir böceğin ayak izleri
Çıktığı deliğine geri döner
Ellerimin gözlerimden esirgediği dizeler
bütün çığlıkları kısan bir uzaklık vardır
bütün dağları bir sivilce gibi küçülten
onca kaçışların ardında kaldın da
neden hala ufalmıyorsun sen
mevsimler dolusu sabahlara uyandım
Ben
Bir damlanın ıslaklığından nereye varabilirim
Eriğe banmış tuzdan bana ne
Bütün turuncular ayrılsa sarısına kırmızısına
Bütün ılıklar soğuğuna sıcağına
kısa ve öz