Veremiyorum anlam fahri aleme,
Alem ki, niyetten kan döker yok yere,
Vardık huzuru ilahiye ,
Dönmedi cevab ! Ne bu mukabele ?
Şimşek hızıyla vardım huzuruna,
Vur kırbacı adam..!
Peşin ödeyeyim cezamı,
Nasır tutmuş azalarım,
Isyanı yankı yaptı..
Bedel ödeyeyim adam..!
Kasvetim mahzeninde çığlıklar,
Elzem vakitler ufku saklı karanlıkta,
Nidalar sessiz suskun odalarımda,
Namütenahi göğüs kafesimde arzular..
Ümitler mahzun çocukluğumun aynalarında,
Bir mağaradan sesleniyormuşum gibi,
Sesim kafamın içinde yankılandı,
Çığlıklarım karanlıkta eriyip gitti,
Rüzgâr kesildi, ışık çoğaldı..
Sakin ve huzurluydu,
Düşlerinle üşüyorum,
Vahşi hayvanların acı çığlığı gibi,
Çığlıklarım hafifliyordu,
Bulutlar gibi boşalıyordu..
Öfkem söndü,
Sakalı gür ve kıvırcık,
Tavırları küstahtı,
Sesimde bir ölüm tınısı,
Direnişim kırıldı..
Tepelerin arasından esen hafif rüzgâr,
Umut, umutsuzluktan hemen sonra geldi,
Ölüm acısıyla çırpınmaya başladım,
Sırıtmaktaydılar kurbağa gibi,
Var mıydı sessizlikten öte çığlık..
Öfke perdesi altından haykırdım,
Kan mezar olmuş,
Güzel yüzler solmuş,
Çöl gibi gamlı olmuş,
Rüzgârda yırtık yelken gibi uçuşmuş..
Ürpererek küfüre başladılar,
Ümit yeşerir solmadı,
Soldurmak için çok direttim,
Hep bir ümit deyip çıktım yola,
Yarımdı feryadım ben yarım kaldım..
Zaman sakin sanki fırtına öncesi,
Olamadım ben kul abad,
Olamadım bir maskeye surat,
Dal kırıldı affetse masum değil rüzgâr,
Nefes bekler bir göğüs can için,
Köse kaldı fikrim kederli..
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!