Ne güzel
Çiçeğin şakıması kuşta
Yıkaması gönül yorgunluğunu
İçe düşen her yokuşta
Yılgınlığa itirazı dövüşken suların
Bu dünyanın orta yeri sinema!
Dünya koltuklarına kurulmuş,
Çekirdek çitliyor!
Filmde kötü adam,
Toplamış çetesini,
Bu dünyayı iyice yontmalı
Kara kabuğundan
Damar damar girip ayartmalı
Ürkek sevincini, cesaretini
Çağırmalı meydanlara en gür sesiyle
İnsan, hatırlatmalı
Bekleriz
Her şeye karşılık
Önce
Ya dese biri
Beklerim
Siz geçin lütfen önce
Özetle söylemek gerekirse:
Toprak, kendini tanır
Su, yolunu bulur
Aklını karıştırsa da
Kar toplayan güneş
Alt tarafı kuş demeyin
Ağaçlara düşen yangını görmelisin
Yazdan eylüle
Yapraklara yürüyen renk cümbüşünü
Usul usul
Yamaçlara yağan
Gün ışığı örtüsünü güzün
Sen yürü git yiğidim, ardınca gelsin beşer!
Bu coğrafyada pişer irfanın has ekmeği.
Ahlâkına kondurma tek leke, artık yeter!
Kalk ayağa, yürü git; vur zillete tekmeyi!
Böl, taksim et, kolay yut! Küçük lokma hesabı...
Dünya, sınıf ortamı;
Derslik!
Dağılmışlar sıralara
Öğrenecekler, ilk
Haksızlığın haritasını
Ve dünyanın kaç bucak olduğunu
Be hey şaşkın,
Yüzyıllık sanıyor Türk’ün tarihini!
Açıp okusa ya,
Nerde...
Topladılar bizi,
Köy köy meydanlarda:
Kimimiz tarlasını sürüp
Koca öküzle bir;
Umudu,
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!