Hayatımın hangi kırılgan saatinde,
Çıkmıştın karşıma?
Beni tutup çıkaracaktın,
Dibi karanlık kuyulardan.
Rüzgâr önünde nesneydim,
Savrulan umarsızca.
Yollar içimde birikti
Kör düğüme döndü yârim
Bu ayrılık bitsin artık
Bak gençliğim söndü yârim
Hasretin yaktı kavurdu
Gece gelir usuldan
Hüzün çıkar pusudan
Aşkın yeli geçmedi
Benim garip başımdan
Oda kapım çelikten
Bir kadın,
Oturmuş gecenin karanlığında...
Pencerenin önüne,
Gözleri boşluğa dalmış öylece,
Kim bilir akşamdan beri...
Kaç defa ısıttığı yemek masada.
Dün gece yanımda oturuyordun,
Bense omzuna koymuş başımı,
Sessizce ağlıyordum;
Çenemden tutup başımı kaldırdım,
Gözyaşlarımı silip, alnıma bir öpücük kondurdun.
GİTTİN YİNE
Gittin yine…
Yine yoksun evin içinde.
Geriye kalan çıkarttığın eşofmanların,
Tıraş losyonunun kokusu,
Sen varsın ya
Benimsin ya
Varlığın yeter
Yanım da olmasan da
Sen varsın ya
Bu gece yanımda seni aradım
Ama sen yoktun
Sonra resmini elime aldım
Öyle bana bakıyordun
Bakışların gerçekti sanki
SUS (TUR) DUN
Unut gitsin,
Unut gitsin be sevgili
Kaç mavide boğulup, kaç kızılda soğuduğumuzu,
Oysa ne çok tanelerimiz vardı, öğütülüp un olacak.
Sen gittikten sonra;
Günlerce toplamadım yatağını
İçinden yeni kalkmışsın sanayım diye
Sen gittikten sonra
Kaldırmadım giysilerini
Seni özledikçe kokayım diye
Affınıza sığınarak bu zamana kadar (1. agızdan izin alma fırsatımız olmadığı için bu konudaki tedirginliğimizi ve üzüntümüzüde belirterek) sosyal medyada şiirlerinizi paylaşmakta bulunduk.
Sizden bu konuda izin ve helallik talep ediyoruz.
Sevgi ve Saygılarımla
'Aktütün’ün Kahramanları' şiirinizi çok beğendim. Yüreğinize sağlık....