Halk perişan hırsızlar hükümdar
Kaosun ortasında kalan çocuklar gibi insanlar
Kargaşanın arasında yığınlardan biri
Yitiriyor yaşama dair güzelliklerini
Bir intihar bir cinayet
Ve aralarında bir adam
Mutlak kaygının varoluşsal sancısında
Öğrenme arzusunun erdemini yitirmesi
Nihilist düşüncelerin zihinsel sancıları
Senin güzelliğini göremeyen
Veya görse bile idrakına varamayan algının
Boşlukta sürüklenmesinden
Seni düşünmek güzel şey
Nazım'dan alıntı yapmak değil niyetim
Benzer duyguları aynı kelimelerle yaşamak
Saçlarını taramak vardı sevgiyle
Heyecanımı düşünemiyorum o anlarımın
Gözlerim izleyebilseydi seni doyasıya
Teninde güneşin izleri
Yıldızların sessizce kıskançlığı
Saçların vardır rüzgarı heyecanlandıran
Eser delice her milimine dokunabilmek için
Gözlerinde sonsuzluğa bir dokunuş
Hiç solmayan bir papatya düşündüğümde
Ölülerin evleri arasında yürüyor gibi
Adam cellatın kollarında
Papatyalar açmadan solmuş
Karanlığın aydınlığında
Her şeyin susamışlığı yokluğa
Kıyametsiz mahşer günlerinde
Yoksun olmaktır güzellikten
İnsanı karanlığa sürükleyen
Bazen de bir insan sesine
Hasret kalmaktır çaresizken
Göğün çiçeklerinde yürümeli seninle
Ellerinde ilkbahar hissi
Papatyalar açmakta
Gözlerinin hududu evrenin sarmaşıkları
Nasıl sevmez insan maviyi
Karanlığın ölümünü hatırlıyorum
Hayalimdeki kadından çok uzaktın
Güneşle örülmüş ne saçların
Ne de düş mavisi gözlerin...
Göğün ışıklarıda uzaktı teninde
Selviyi de andırmazdı endamın
Zariften de çok kabaydı tavrın
Zihnin hediyeleri
Kurabildiğin hayal şehirleri
Hissedebilmek mutluluğu
Gerçekten ötede
Gerçekleşmemiş olsa bile
Gözlerinden gözlerime
Hayırsızın biriyle evlendi kadın
Hesabını yapamadı yarınlarının
Ruhunun limanı gizli bir özlem içindeydi
Bir can istiyordu yanına
Biraz babasının şevkatli tavrını
Onunla bazen çocuk gibi olan
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!