Hüzün çöker geceme yokluğunla birlikte
Vicdan var mı, Ay'a atıp astığım yağlı iplikte
Sen söyle beni, millet öyle bilsin
Bir mecliste o mendebur demişsin
Senin o gül çehren baharda yeşillensin
Gül kokan ağzın bal şerbeti içsin
Yoktur yanlışın güzel Müslümansın
Ömür serilmiş önüme, uzun yıllar ise basamak
Belki yeter, belki de yetmez sevdaya ulaşmak
Sevdalı gönüle yakışır mı hiç yarıda durmak
Çıktım yola gözü karattım, geliyorum yalın ayak
Bülbülün gülü sevmesi kaderse, dikenin ki batmak
Kimse bilmez, bilmesin yalnızlığımı
Benimdir kimsesiz yalnızlığım
İmkansız aşk kemirir beynimi
Yüzüm gülerken ağlayacağım
Ağla, ağlamalısın kaderim
Geceleri gök kubbe üzerinde
Binlerce yıldız içerisinde
En parlak yıldızdır, yalnızlık
Bir ağacın binlerce yaprağından
Kuruyarak meçhule savrulan
Sana olan sonsuz aşkımdan
Dünya aşklarına oruç tuttum
Varıp, Bab-ı Reyyan kapından
El bağlayıp huzuruna durdum
Kelimelerim sana olan aşkımın sünneti
Ya Rabb, bana şah damarımdan yakınsın
Sahibim, sığınağım, bir Yaradanımsın
Ne istersen ol deyip olduranımsın
Tövbelerimi kabul eden, af kapımsın
Senden gelen de, gelmeyen de imtihan
Kim nereden bulmuş bilmem uykuya " yarı ölüm " demişler.
Ben uykumda seni yaşarım, yanılmış bizim çok bilmişler
Ayarını kim, kimler bozdu nizamın
Nefsine kim, kimler dokundu insanın
Terazi kefesiyle tef çalınan dünyanın
Neresinde, hangi zamanında yaşıyoruz
Bir sessiz fırtına kopuveriyor aniden
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!