Nereden gelir
Nereye gider
Aklımı kurcalayan
Anlamsız sesler
Karanlığın içinde
Rüzgâra karışmış nefesler
Boğaz düğümlenmişcesine boğuk
Tenleri titretircesine soğuk
Başka âlenden gelircesine sesler
Üstü çatlak çatlak, kanarken eller
Sevdanın ayarı yok azizim
Aşka düştü mü ırmak gürül gürül çağlıyor
Ayrı düştü mü bulut hüngür hüngür ağlıyor
Hasret düştü mü güneş cayır cayır yakıyor
Yar düştü mü rüzgarın gönlüne delice esiyor
Aşkın ayarı yok azizim
Kimileri yüreğinde aşkın tohumunu
Gözyaşı ile sular, gizlice çimlendirir
Suyu ne gök mavisine benzer ne de denize
Yeşilin en güzel tonunun alır fidesi
Saklar, söylemez kıymetlidir bitanesi
Zamanı gelince olgunlaşır meyvesi
Gün bitip geceye döndüğü zaman
Şaire aşk, şiire sevmek vaktidir
Zalim karanlığın aşkadır zaafı
Siyahında saklar her bir günahı
Biz sevmeye çalıştık ya
Suyu kurudu aşk pınarlarının
Biz kavuşmaya çabaladıkça
Çıkmaza döndü yönü, aşk yollarının
Dünya küçücük derlerdi, gülüp geçer inanmazdım
Döndüm, dolandım tekrar tekrar seni sevince inandım
Ya Rabb! İmanı galip eyle, bizde ki nefs ile savaşını
Bu harbin gazileri ile kılalım şeytanın cenaze namazını
Sırtımı yaslayınca yüce dağın yamacına
Kaç hayalini sığdırdım sigara dumanına
Elimi kaldırdım bulutları okşarcasına
Ciğerlerimi kor alevlerde yakarcasına
Kaç kadın sımsıkı sarılmıştır kocasına
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!