Özgürlük Anıtı Newyork önünde
Taştan yapılmış dev bir palavradır,
Her şeye maydanoz tüm yeryüzünde,
Herkesin keyfine kel bir kâhyadır,
Hiç güvenilirlik yoktur özünde,
Hep kendine yontma sevdasındadır,
Güzelim Atatürk Türkiye’sini
Bir Ortaçağ ülkesine çevirdi.
Vatan haininin hası kendisi.
Bir devlet sırrını açıklayana
‘Vatan hainisin sen’ diyor şimdi..
Korku devletinin korkulukları
Korkuyu en fazla yaşayanlardır,
Gittikleri olur olmaz her yere
Bir sürü koruma taşıyanlardır.
Sebepsiz değildir korkaklıkları,
Adam doktora gitmiş,
Demiş ki: 'İşim bitmiş,
Aman doktor bir çare,
Sağlığım hapı yutmuş.'
‘Ağzını hayıra aç’ diyeceksiniz,
Ama söylemek zorundayım:
Kötü şeyler zaten oldu ülkemizde yıllardır
Ve olmaya da devam ediyor,
Çünkü başımızda öyle bir iktidar var ki,
Kendimizi bildik bileli sevdiğimiz,
Dağdan gelenler bağdakileri kovmuş vaktiyle.
Kimlermiş kovanlar?
Cumhuriyetçilermiş.
Kovulanlar kimlermiş?
Osmanlılar…
Şimdiyse tersine dönmüş durum.
Hem de kaç yerde birden her gün patlak veriyor
Yeryüzünde maşallah krizden bol bir şey yok
Biri bitiyor derken biri çıkageliyor
Belli ki dünyamızda kerizden bol bir şey yok
Mevsim var mı geçen o bahar gibi?
Yağar üzerine hüzün kar gibi.
Çiçekler gömülür hâtıralara
Görülmüş rengârenk rüyalar gibi.
Hiç denecek kadar az okuyan bir millettik,
‘Okuyun’ diyenleri zerrece dinlemedik.
Beğendiğimiz için sırf kendi aklımızı,
Kitapsız yaşamayı seçtik oldum olası.
Hep küçük tutkuların güdümünde gideriz,
Sıra lâfa gelince ‘En büyük biziz’ deriz.
Boyama yüzünü Mine
Yaptırma berbere saçını
Güzelleşir öyle ninem bile
Güzel ve mutlu olurdu ninem
yeni şiirlerinizi görmek istiyruz.....