Yılmaz Aybar Şiirleri - Şair Yılmaz Aybar

Bakıyorum da
Başta köşe yazarlarımız olmak üzere
Hepimiz AKP’den
Ve onun liderinden şikayetçiyiz.
O lider ki
Kendisinin ne olup olmadığını

Zannetme ki sümbüldür veya güldür, ey bülbül!
Gönüldür seni aşık eden, sadece gönül,
Çokları gibi sen de gönülsüz yaşasaydın
Sümbül neye yarardı, kaç para ederdi gül? .

Kendimizi bildik bileli
Sevgili ninelerimizin,
Analarımızın,
Bacılarımızın,
Teyzelerimizin,
Halalarımızın,

Necip Fazıl’ı anlatan bir kitapta
Üstad’ın konuk olduğu bir dost evindeki yatağa
Öğlen uykusu için ayakkabılarıyla uzandığını okumuştum.
Başta ‘Kaldırımlar’ ve ‘Otel Odaları’ olmak üzere
Pek çok güzel şiirin sahibidir O,
Fakat aynı zamanda

GÖNÜL MÜSLÜMANLIĞI

Öyle din adamlarımız var ki,
Din adamı olmuşlar,
Ama gönül Müslüman’ı olamamışlar.
Adı lâzım değil,

Güller, yaseminler, nergisler falan,
Hepsi alımlı süs, çalımlı yalan,
Gün gelince çıkar gerçek ortaya,
Kupkuru dallardır ellerde kalan..

Dinde ‘İşi ehline verin’ nasihati var,
Yine de tam tersini yapar bizim iktidar,
‘Yakınım olanlara faydam dokunsun’ derken
Verir tüm memlekete hadsiz hesapsız zarar.

‘Ehil olmak da neymiş? ’ diye akıl yürütür,

ABD’li bir siyasetçi ne söylemiş bakın:
‘AKP hükümeti bize lâzım’ demiş,
Bakın da sayın seyirciler
‘Vay anasını! ’ deyin,
Bir ülke hükümetinin
Bir başka ülkeye lâzım olduğu sapıklığına şaşın,

RTE önce dürüst davranmış,
Demokrat olmadığını söylemiş,
Sonra tersini,
Yani değiştiğini iddia etmişti.
Demokrasiden zerrece sapmamak derdiyle askerlerimiz de,
Sivil güçlerimiz de onun ilk sözüne değil,

Rivayet odur ki, “Elhamdülillâh
Yüzde doksandokuzumuz Müslüman! ”
Peki, bu hâl böyle nasıl oluyor?
Ülkedeki bunca pislik-kötülük,
Bunca yalan-dolan-soygun ve talan
Hep yüzde bir’den mi kaynaklanıyor? .