Mehtabın karşısında
Yine geçmişimdeyim.
Dağların tepesindeki yıldızlar,
Kavakların yolladığı rüzgâr,
Çaresizliğimle işbirliği yapar,
Beni yıkmaya çalışırlar;
Telefonlara bakmadın yine,
Sensiz kaldım bu şehirde,
Harap bitap düşmüşüm meğer
Sensiz kaldım bu şehirde.
Kar var beni ilgilendirmiyor,
Cananın yaban elde viran
Onca yoklukla ayakta duran
Durup durup seni derde salan
Cananın sanma canandan ötesi
Sararmış gül benzi solmuş
O kınalı eller diller lal olmuş
Hep sevdim,
Sevdim amma sevildim mi bilemem!
Hep sustum…
Yangın olur ben yangını söndüremem.
Takatim kalmadı aşka,
İmkânsızdık aslında
Biz neyi yaşadık
Gerçekleri silmiştim
Hep farkındaydın...
Dünya dursun gözlerin; cehennem olsun
Bir daha hiç sevmeyeceğim...
Kader birleştirdi kader ayırdı
Bu ne garip çelişkiydi bu ne oyundu
Âlem bilir biliyor da kurdum koyundu
O yolun yolcusu yârim kime soyundu
Kime kalmış da bana kalsın aşkın iyi yüzü
Kadir kıymet bilmeyecek boş hep lafı sözü
Biz seninle sonradan açtık.
Aşkı yaktık sonrada kaçtık.
Gül dalın da ne de baharında.
Ne birleştik ne uzlaştık.
Biz seninle sonradan aydık.
Yine de yangın var yine de gönlümde!
Kalbimde bir çınar devrilse de,
Hayatına huzur gönlüne neşe!
Sana bakmaya geldim;
Ömrüne ömrümü katmaya geldim.
Dudaklarını bükmüş çaresiz çocuk
Gel otur dertleşelim
Hâline üzüldüm, ağladım çocuğun
Gözyaşları benden döküldü
Soramadım hiçbir şeyi
Her şeyi biliyorum
Uyurgezer oldum sayelerinde
Gezip uyuyamadığım neden
Bir akçe tutmazsa elimiz dilimiz
Nasıl yaşatılsın ki bu beden
Tevazu sahibi ol yinede sen!
Medet gelmez ki kibirden...
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!