Yıldızlar kayarken uzaklarda ansızın,
Zamanımız kalmadı huzur dolu günlere.
Hep bakarken gökyüzüne,
Çırılçıplak gözlerle,
Kamaştı yüreğimiz,
Kayboldu sözlerinle...
Bahsi geçen mutluluk kaç adım ileride
Huzur geçidi varmış, yaklaştık mı dersin
İyi ya da kötü bir ömür bıraktık geride
İçimdeki çığlığı sen nereden bileceksin
Pervasızdır ayrılık biraz sarsıntılı
Kuruyan gül misali
Unutulduk mu dersin
Yoksa kaybolan yıllar
Boşamı gitti
Söyle sen söyle
Beni nerede bıraktın
Şimdi sana bir sitem gerek
Canını yakmalı
Hüzünlenmelisin
Ağlamalısın da
Haykırmalısın boş bakışlarla uzaklara
Sesin kesilmeli
Ufacık bir meydanda
Ugultular bitmek bilmez
Kafamı hangi taşa vursam
Rahatlasa içim
Upuzun bir sokakta
Yine akşam oldu
Saat yine aynı yerinde
Kafam karmakarışık
Hani sevgilim nerde...
Bak yine kuş oldum
Alabildigine uçuyorum
Uçuyorum yalanlara inat
Uçuyorum zalimlere inat
Uçuyorum, uçuyorum
Seni benden alan
Sönsün bütün sokak lambaları
Dursun bütün trenler
Kimse ayrılmasın
Kimseler ağlamasın
Son bulsun katran karası ayrılık
Köprülerden geçmesin kimse
Ne kadar güzel memleketim
Isparta`da güllerim, sevgilerim
Konya`da Mevlana`yla inlerim
Ne kadar güzel memleketim
Ne kadar güzel memleketim
Taş yerinde ağır.
Sular hep akar gider,
Geriye kumlar kalır.
Sözleridir adamı, adam eden;
Bir anlık gafleti!
Yıkar geçer maziyi aniden.
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!