Burası çıkmaz sokak
Kapılarda adres yok,
gideceğim yerlerin kapısı alçak
Bir rüzgar esiyor ötesinden zamanın
Ortalık kan gölü oluyor
tüm karanfillerde aynı utanç
Arkadaşım, kulak veresin hele bu adama
Hayat bana daha iyisini sunmadı asla.
En iyi seçeneğim, korkulu rüyası oldu hep insanların.
Mutsuzluk duvarımın harcı acılarımdan..
Her bir tuğlasını hayal kırıklıklarıdır yerine koyan
Sen ki modern zamanın elleri asalısı…
O sopa Nemrut’u neyle korkutsun !
Nasır tutan kalbini yeniden,
Musa mı yaptı yoksulluğun..
Öldürdüğün Tanrı’ya affettir hadi !
Kaçma, gel buraya
Oturup dinleyeceksin tüm hüzzam şarkılarını
Sabahlara dek uyumak yasak sana
Kaçma
Adımlarını göğe, adını sulara yazan,
Yalnız bir çoban çeşmesi geçti
Varlık ve yokluğun kıyısından.
Ensesinde zaman, bileklerinde hayal,
Güzel gözlü çocuklar öldü rüyalarında.
Üstüne basılmış hayaller beri kıyıda,
Sen şimdi aşk ararsın bu dizelerde.
Adına övülmüş yüzlerce hece…
ve gözlerden firar sel gibi caddelerde
Göz yaşı ararsın bu soğuk kentte.
Uzaktan sesi gelir yırtılmış yelkenlerin.
Tüm şairleri, şu duvara kalemlerinden asıp…
Kalplerinden ve dillerinden zincire vuracağım.
Sana son, en son şiiri ben yazacağım…
Denmesin diye geride kalanlara dair tek bir söz,
Sana aşkın zehirli diliyle haykıracağım.
Korkaklar gibi kaşına gözüne methiyeler dizen
Seni sonsuzda da sevecek aşkla doluydum,
Elbet beklerdim, papatyalar her açtığında bahar günleri…
Seviyor-sevmiyor… sevmiyor çıkardı hep belki…
Öyle de çıkardı nesi belki ki …
Gerçi kıyamazdım yapraklarını koparmaya...
Çünkü sana benzetirdim papatyaların gülüşlerini..
Seni sevmem için
Mumlar yakıp dualar ettiğin gün,
seni sevmekten vaz geçtiğim güne benzer.
Şimdi anlıyor musun
neden aynı yastığın iki uzak köşesine
başını koyar
Şimdi herkes elindeki emaneti sahibine geri versin. Sevgi de dahil buna.
Bebeklerin öldürüldüğü bir dünyada.
Taşıyamaz kimse hiç bir anı veya hatıra…
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!