Hayal
Gün geçti akşam olmakta
Yine gidişin sesindeyim
Aklnda günü kurtarmanın
Telaşı varmı yokmu acaba
Düşünürde düşünmez beyni/ salt gerçeği
Görür de görmez gözü/ yanan ateşi
Titrerde titremez yüreği/ eğreti sevgi
Bilirde susar dili /yoktur cesareti
Duyarda duymaz kulak /zayıftır tiz sesi
Burun burun değil/ bir tazı gibi koku almaz ki
Ben seni görünce
İçim nasıl titreyip sızlamasın
Derin denizlerin vurgununda
Nasıl olmasın
Güneşin alnın çatısında
ağır karabasan yoklukla
bir bayram daha geldi
seni anlatmak seni içimin sızısı
kanayan mavi çılgın vurgun sevgi seli
çık yaşamımdan dedikçe
girersin daha çok içeri
Omurgası eğri bir zamandı
Tutundu kadırgaya sağrısı
Asıldım haresine güzel bakışı
Uyandırır gün öpüşü har aşkı
Mavnası köhne dar vakitte
Yaşamı seviyorsan a canım
Ki zaten sevmelisin
Tutunduğun tüm umut dalları
--------------An gelirde
Sevgi ağacın
Sarı yapraklara donanırsa
bütünleri savrulan
bozuklara vuran
an be an sana akan
ırmakları ne kadar bulanık
ne kadar puslu bulutlar
bu bozuk zamanda
(Dostuz Yaşama Akan Güzelliklerle
O Bir Merhabayı Sevgimizi
Sessiz İçe Geçişimizde
Söyler Senli Benli Zaman
Ayrılığın Sesi Düşer, Düşünce El Salla Geceye)
Derinliğine girdikçe, her satırı okunmaya, duygularda kaybolup yaşamaya başladıkça, nasılda sarar zaman.
Bırakmak istemezsin uykun geldiği halde direnirsin, göz kapaklarına düşen geceye inat..
Hüzünleri, özlemleri, sevdayı dağlarsın coşar, coşar, taşar boşalırsın ve beden teslime hazırdır uykusunda gecenin, kayar elinden farkında olmadan baş ucundadır artık gülün..
Nöbet bekler bir kaşif edasında sabırsız okunası güzel kitap..
Yaşam bir kitapsa eğer her satırı okunmaya değer...
gelmez sormaz halimi bilmez oldun
gün şafakları sökün eder
mahur besteler söyler
sensizliğin koynunda kırılgan maviler
şimdi zaman kara bir yalnızlıkta
Işıklar içinde uyu güzel insan. Seni unutmayacağız