Kadın, adama sordu:
'Beni seviyor musun? '
'Bu nasıl bir soru? ' dedi adam.
'Ne nasıl? ' dedi kadın.
'Bir şey yok! ' dedi adam.
' Niye yok' dedi kadın.
‘’Nasılsın ?’’ dedi adam…
‘’ 'Sen ‘’dedi kadın.
Adam, o an ilk kez kendini düşündü.
'’ Ben '’ dedi,
‘’ Ben nasıl olayım ki, her zamanki gibi,
Her zamanki gibi seni düşünmekle meşgulüm.'’
"Nasılsın? ‘’dedi kadın,
Susarak cevap verdi adam.
‘’Konuşsana, neler yaptın? ’’
''Lütfen unutma beni,
Bir selam da olsa yaz bana '' dedi kadın...
''Unutmak mı? O nasıl söz?
Ben nasıl unuturum seni,
Kendimi unuturum, yine seni unutmam! '' dedi adam...
ve ekledi: '' Ama, sen de unutma beni.''
‘’Aç kulağını, sana bir şey söyleyeceğim ‘’ dedi,
Kalbimi açmışım, lafı mı olur?
‘’ Buyur sultanım ‘’ dedim,
‘’Gözüm de kulağım da senin… ‘’
‘’Komik olma lütfen, saçmalama.’’ dedi.
‘’ Senden ‘’ dedim;
Seni seviyorum,
Onu da, bunu da, şunu da,
Alayını seviyorum,
Polisini, jandarmasını,
Bayrağını seviyorum ülkemin,
Bir de Fenerbahçe armasını...
Dün çatı arasını boşaltırken,
Ayağım bir şeye takıldı,
Sendeleyip, düştüm yere,
Canım çok yandı, bir de baktım ki,
Kırık dökük tahta bir sandıkmış,
Kızdım, bağırdım, burun kıvırdım,
Kaç fırtına gördüm, kaç soğuklar yaşadım,
Sokakların dili olsa da konuşsalar,
Adımlarım bile bana yabancı durdular,
Dolu dolu karlar yağdıkça başıma,
Ağaran saçlarım sızılarımın telleriymiş,
Sığınacak, baş koyacak bir omuz aradığımda,
Yaşım gelse bile seksene, doksana,
Yasım bitmez, bitmeyecek of aman!
Ayağım tökezlese derim ah anam!
Gencecik yaşta ölünür mü vah babam!
Ölüm! Bundan sonra senin adın kahpe olsun,
Bana güldü,
Gözleriyle güldü,
Çok şeker, ballı kaymak güldü...
O gülüşleri anasından almış besbelli,
Babasının gülü...
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!