Uzaktan baktıkça görebiliyorum artık seni
Yalnızca bir sitem, yağıyor kalbimden içeri
Sessizce gitmek var bu sokaklardan geri
Sensizde dönmek var bu aşktan geri
VICIK VICIK
Planların tutmuyor
Hayallerin karambol
Eski merhametin yok
Boşlukta yaşıyor taş kalbin
Aşk heyacanla baslar
Ardından korkular sarar
gel-git olur vaatler
Gelen gideni hep arar
Korkudur aşkın kimliği
Örnek vermek gerekirse sen ve ben yaralı bir gecede çalan siren sesiydik
Kanının içinde açan ürkek bir zambak
Ya da kar tanesi
Rehin alındık
İyi olma gibi bir şansımın olmadığını bir kez daha gördüm. Kadife dokunuşlu yalnız çocuk artık dokunmayacak mısın yaralı tokmağıma.
Bize hayat iyi olma hakkını biraz tatlı gülüşlerden arta kalan küçük izler olarak bıraktı. Dokunuşlarımız soğudu. Sevişmelerimiz sevgisini yitirdi. Yalnızlıklarımız arttı. Ve aşk bizleri gerçekten yarı yolda bıraktı.
Biz hiçbir zaman iyi olmanın yüce duygusuna erişemeyeceğiz. Üstümde ki elbiseler yırtık. Ne Selimiye anlar beni ne de Madrid. Kala kalmak. Okulda en arka sırada bağıra bağıra söylediğim şarkıların nakaratlarını unuttum. Bizi bu kadar mı doğa bilincinden muaf tuttular. “Hani yerli malı yurdun malıydı herkes onu kullanmalıydı”. Ben nerenin malıyım. Ve bizi neden yanlış yerde kullanmaya devam ediyorsunuz. Biz bu ülkede yanlış yerdeyiz.
Yanlış nefes alıyoruz
Aşktan yoruldum
Sustum hep kaçtım
Bırakamadım peşini geçmişimizin
Sessizliğin gelgitlerini
Temmuzun ateşini
Yalnızlığın derin izini bilemezsin ki
Sevinçlerini, arzuların mı yitirdin Van?
Neden, gözlerin yaşlı?
Pervasızca sürükleniyor insanlar, bir yerden başka bir yere
Çok kalabalık gözlerin, çok çaresiz
İçindeki boşluk, günden güne büyüyor
Sen ağlarken, ben dayanamam Van
SİNİRLERİNİ ALDIR GEL
Sevgi aşkı doğurur
Aşk yalnızlık ve terk edilişi
Olur, böyle olur, sevgilim adını sen bile koyamazsın
Seni agresif sevgilim
Derin bir yoğurma kabı lazım
Bol çimento ve kireç
Karıştırıp yedireceğim her önüme gelene
Hangi baharatı tercih edersiniz bayım?
Annemi özlüyorum günlerdir
İçimdeki çocuk insana çıkacak
Geçmişin alın yazısında sıkışan sevgi, anlamını yitirmiş
Oysa ne çok sevmişti yatılı okulda annesinin sıcak nefesini
Geçmiş, geçmişte tek bir leke bile bırakmıyor
“İçindeki duvarları yık yeter ki, dıştakiler kolay” der, Gorki.
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!