Vahdet Mehmet Güneş Şiirleri - Şair Vahd ...

beyaz 4x4 otomobilin iradesi
vadi boyunca geniş karayolda
önceden ve sonradan yoksun
Akdeniz bitki örtüsü zenginliği
yeşil kadife atlas benzeri
gündoğarken Amanos dağların tepesinden

Kape tawnın masa tepesine
Hawainin volkan kraterine
garanit,mermer taşına benzer
ne piramit! ! ! ne Ağrı dağı! ! !
yükseğinde Toprakkale
bir ovanın üçgeninde,

bir günahkar kadar çok sevdim
sonunda bende oldum günahkar
öldür beni terminatör ün silahıyla
kurtulayım sensiz dünyadan
kaderime zimmetlisin sevmediğini bilsemde
vurgunum bir kurşun iziyle varlığına

kalbim bir yuvadır
her acıya,yakan hasrete
aşığım beni sevmeyen sevgiliye
seneler geçiyor kavuşmam hayal
verdiği azaba bir azap katıyor
cilveleri küstüm çiçeklerinden farksız

gelişleri gidişlerini hiç aksatmazlar
bu göçü nesiller boyu bir hayat
mirası olarak bırakırlar ülkemde
aynı zamanlar içinde savaşmadan
hep aynı oyunları yaparak
insanların bekleyişlerini boşa çıkarmazlar

engeller çatışma,yol

gelemedim o kutsal günde

yaralı bir kuştum uçamayan

hayat insana değil suyun cana can vermesiyle başlamış
yer yüzündeki hayat macerası suyun akışıyla şehirlerin
onun karmasıyla yeşillenmiş sevgi bulmuş
ortasından su geçmeyen uygarlık yok
su fethetti dağları ovaları
tarihi kahramanın kılıcı gibi

ne zaman gitti tren güneye
sevdamı kaybettim gelmez yeniden
bırakın her şeyi durdurun işinizi
yardım edin benim meseleme
acizim ona yetişmeye
koşun peşinden geri getirin ömrümün aşkını

kabrin ne kadar uzak kapısı
sonsuzluk alemine çağrı her feryat
yare gönüller ne kadar mahzun
vuslat yerini bulmaz her sonda
bulutlar her baharda nice göz yaşı oldu
dört mevsimle gelen ümitler

Gecenin içinde uzayıp giden
Ay ışığı altında su geçidi
İnanılmaz metal şeridi gibi
Gidiyor Şarm El Şeyh kıyısına
her iki taraftan kum tepeleri
siper Osmanlının askerine