Mevsim hazân, bahçe hozan, gül kurumuş, bülbül hâmûş...
Vîrân olan gönlümüzde, öter durur, gamlı baykuş...
Biraz neşe hayâl etsek, sıcak iklimlere gitsek;
Felek hemen sille vurur, cezâ gelir, bu nasıl iş...
Kader bize hüzün yazmış, oynar sahnemizde dram...
Söz ayağa düştü bu gün, herkes kalkmış yürüyor...
Gece, ateş celalisi, sokakları bürüyor...
Yakıyorlar caddelerde, oto ve ev ne varsa;
Yozlar, yakmak denince, hep MADIMAK' ı görüyor...
Açılmak bu mu dostum, her yanını göstererek...
Çok milleti,soykırıma tâbi tutan gâvurlar;
Şimdi,yunmuş taranmış da çalımla geziyorlar...
Kendi târihleri hep SOY KIRMAKLA geçmiş iken;
Türk'ler de Ermeni'lere uyguladı,diyorlar...
Bu,büyük bir iftirâdır; vicdanlılar seziyor...
Dokunup en ince telinden; bağrımı,bir keman gibi titret...
Nefes olup dol rûhuma; her dâim,kırık bir ney gibi inlet...
Sabah güneşiyle yıkanmış yediveren gülü gibi aç da;
Şenlendir hazâna ermiş bahçemi,bu yaslı gönlümü şâdet...
Allah"ın yarattığı kullar...
İyi kötü bir yuvaları var...
Geldiler; gidinceye dek, dünyâdan
Alınlardaki gizli yazıya göre
Hepsi rızk peşinde koşar...
Kiminde çokça evler, arabalar
Kimi de aç karnına kazma kürek sallar
Çoğu bağlıdır, içten, Rabbine
Müreffeh değilse de yuvalar
Mutlucadır, analar, babalar, çocuklar...
Hepsi;
Dünyânın iyiliği, kendi şerefi için çabalar...
Beri yanda geniş masa etrafında kalantorlar...
Ya da ayaküstü erkek dişi tontonlar...
Ellerinde dolu içki kadehleri
Havaya kaldırır ŞEREFE diye haykırırlar
Birdenbire şerefleri çok artar...
Kiminin elinde türlü imkânlar
Dört gözle
Binbir elle
Helâli haram yapar...
Yediği haram lokmalar
Hiç dizilmez boğazına
Bütün sülâlesine yarar...
Düşünmezler, gözetleyen biri var....
Dahildir haram hayâta...
Binmiş gider rahvan ata...
Meydan okur kâinata...
Sıra gelince sırata;
Bütün işler orda yatar...
İçki elde, şerefi çağırmakla
Demez hiç şeref mi artar...?
Şerefsizdir, elindeki imkânları;
Kötü işlerde kullananlar....
Güneş söner ufuklarda,
Solar çiçeklerin rengi...
Aşk olmazsa gönüllerde
Kaybolur yaşamın ahengi...
Cennet bahçesine dönsün dünyâmız
Grup grup hep seyrettik güneşin gurûbunu...
Sırası gelen içti Azrâîl'in şürûbunu...
Bunca vakit çalıp çırpıp mal üstüne mal yığdık;
Ne tümü bize kaldı,ne götürdük urûbunu...
Hırsımızın bedelini; hâle bak,eller aldı...
Çok acayip yer burası
Bal yerine zehir satar
Yok olur şairin hası
Önemsizi öne atar...
Baş rolde solcu hödükler
Komünist, ateistler; sarmıştır bu siteyi
Türk'e karşıdırlar hep, gözetirler öteyi
Edebi maske takmış her biri başka hain;
Kötülükler yolunda içe sızmış boybeyi...
Marksizm öldü derler; ölmedi, yarı ölü
Her türlü kalleşlik,derin siyâset bilineli;
Yaşamakta,ne şevk kaldı,ne zevk kaldı,ne huzur...
Dünyâdan; mertlik,doğruluk,iyilik silineli,
Perdelendi güneş; her yanı kapladı dert,muzır...
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!