Kalbimizden bir suret belirirse gerçekliğe uyanmak için
yaşananlardan, yaşanılacağa ulaşmak içindir.
Surette aldananlar benliklerinde daima sualsiz ve mealsizdir.
Aşkla yazılan şiirler aşksızlığa bölünmez.
Çünkü ilahi aşk cümlede bütünleyendir.
Aşkla yazılan şiirler meşkte birleşmez.
Çünkü ilahi aşk özde bir şevktir.
Ve özünden Özüne sevk ettirir.
Kendi nefesini hissetmek, yaşamak değildir çoğu kez.
Bazen bilmediğin bir duyuşa akıp gitmektir kendinden.
Bir nefes kadar yakındır duyuşunun ayrıntısı.
İnsanlığın dokunuşunda kendinin ötesinde buluşmaktır o.
İnsanlık o ki; tek bakış bin nefestir.
İnsanlık, duyulan öz bir sanattır içimize işlenen.
Gelecek aynı hedefte buluşturacaksa eğer,
şuan ki gelişim hedefin kendisidir.
Yaşamda yalnız kalabiliriz.
Ancak bu; yaşama bütünlenmeyi gerektirir.
Kim bütüne varolmadan varabilir ki kendine?
Haksız bir davadır hayat.
En gerçek duyuş kalbin suskunluğudur.
Hece hece solur insan,ömür içinden soluklanır.
Ve özgürlük,bir bütün ömürde duyuşun tek anı kadar sonsuz kendine dokunuştur.
Kalbe işlenir herşey kendi duyuşumuzun renginden,bazen derin suskunluğa ait olmak konuşabilmektir nice kalpten.
İnsan olmanın yüceliğinde yeri geldiğinde yükselmek,yeri geldiğinde ezilebilmektir.
İnsan ancak ruhunun aydınlığı kadar görebilir kendini ve kendini yansıtır.
Düşüncelerimizle varız ve sözler düşüncelere araçtır.
Düşüncelerimizi anlatabilmek istediğimiz yer sadece gözlerimizdir.
Belkide buyüzden tüm suskunluğumuz.
Anlaşılabilir oldukça insan anlamlaşır veya anlayışlı olunur.
Anlamsız olan ne varsa anlaşılmaz hiçbirşey.
Yaşamda neden anlayış gösterdiğimiz önemlidir.
Çünkü samimiyetin olduğu herşey gerçek bir anlayışa laiktir.
Bir köprü olma durumu gibidir şiir.
Kendini geçmek ancak henüz geçmeden geçmiş olmaktır.
Daima geçmişte yaşasaydık yaşam içimizden hiç geçmemiş olurdu.
Düşünceden geçen, kalbimizden geçirdiğimiz ve içinden geçip gittiğimizdir şiir.
Henüz varolmayan gelecekte geçmiştir çünkü daima içinden geçirdiklerinin oluşumuna ulaşırsın zaman gibi.
İnsan düşünceyi aşar, zamanı da aşar ancak kendini aşamaz çünkü henüz y/aşıyordur.
İnsanlar birbirlerini daima Allah için sevebilmeli.
Öyle olduğunda, yaşamanın sonsuz aydınlığı vurur içinizde ki yansımadan herşeye.
Bugün ömrünüzün son günü gibi kendinizi bir başkasını daima
yeni doğmuş gün gibi sevin.
Öyle olduğunda tüm zamanlar açılır ruhunuza.
Kaç bin yaşamış oysa bu dağ, taş ve toprak.
Dağlar saklar içinde isyanımı anlar.
Çiğ olup aksam en ulu ağacından
Ağacın gözyaşı anlar düşen yaprağından.
https://www.instagram.com/p/Cs1Rsphofri/?utm_source=ig_web_button_share_sheet&igshid=MzRlODBiNWFlZA==