Doğadayım (4)
komşuymuşuz köyde şehirde
tanışmış
merhabalaşmışız yolda belde
arkadaşmış
Dedim bizimkine:
bir gün bira içerken
mısır gevreğini çerez ederken
dişim kırıldı
üç ay mı oldu beş mi ne
dağlara kaçmıştım ben
tanrımın ocağına
ağaçlarla konuşacaktım
taşla toprakla kumla
çiçekleri koklayacak çimenleri kucaklayacaktım
kuşlarla uçacak kurtlarla uluyacaktım
otlar kurumuş olur
sallanır zayıf bedenleri güz yelinde
yapraklar sararır
düşerler tek tek dallarından
mevsim güzdür artık
bağlar bozulmuş
geceydi vakit
karanlık değildi ama
ay vardı
ay aydınlığı
ve ışıyan sokak lambaları
köpekler ürüyor tek tek
dere çağıldıyor
ay konmuş durağan ağaçların dallarına
gökyüzü yıldız kaynıyor
rüzgar yok ama ayaz
bu gece kırağı düşecek yine
eylülde gel
üzüm kanı içelim
insan kanı içene
yuh yuh diyelim
onlar sarhoş
biz ayık gezelim
koca gece balkondaydı
kimi oturdu, kimi kalktı
elinde bira, dudağında cigara
bittikçe doldurdu, yaktı
ne ayak, ne de baş
ufacıktın
ektim seni ilkbaharda
su içtin topraktan
beslendin fidanım
önce yeşerdin yapraklandın
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!