Bir adam bir gün Sokrates’e yaklaşır,
“Otuz Tiran seni ölüme mahkûm etti.” der.
Sokrates,
“Doğa da onları.” diye cevap verir.
Kipriklerindeki çocukluğundan çocukluğumu yaktım.
Sendeki su sızdı yüreğimden.
Tütünümü içtim...
İçtiğimiz, derinlikteki serinlik oldu.
Sen sızdın saçak altımdan.
Ömrü ve ölümü ben,
İçi boş çemberden öğrendim anne…
Miladı merkezden, miadı ne kadar
Uzak olursa olsun ömrün,
Çevreninin çapa oranı akıl dışı,
İrrasyonel sabit,
Bitirdi yürek söküntüsünü,
Ünlem, üç nokta koydu.
Döndü şiirine,
Şöyle bir düşündü.
Yüreğin gergefinde
Nakış nakış dokundu mu,
Kapattım gözlerimi,
Sen anlatınca kendini...
Daha iyi görüyordum seni,
Kapatınca gözlerimi...
Uyuya kalmışım sende,
Belki,
Sahibi olmadığımız yakınlığın efendisiydik.
Belki,
Sahibi olduğumuz uzaklığın kölesi.
Kafka'nın sahnesinde,
Sen ile ben
Biz'e dönüşümü oynuyoruz.
Samsa çoktan böcek..
Öteki geliyor sahneye,
İçinde can çekişiyorum sevgi'li,
Gelen her şeyi sevgiyle karşılıyorum.
Tik tak sesleri düz çizgi,
Öldü ölecek,
Ya da ötenazi,
Öl de, ölecek...
Biliyor musun,
yine aynıyım.
Akışımın ertelenmesi,
yöntemin değişikliği değil.
Sana asla benzemem.
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!