bu gece; acı bir yağmur,
inceden inceye yağıyor...
hani içini deler gibisinden,
hava pek soğuk da değil,
vakit de bir hayli ileri...
el ayak çekilmiş, el alemlerde.
bugün çok kötü bir şey yaptım!
şiirimin en güzel yerlerini sildim...
ne mi vardı sildiğim yerlerde?
sen vardın, sen...
bu gece de sevdam kırk derece!
ama hayır anlatmam bu sefer
ve yeniden yaralanmam...
tüter yüreğimin bacası belki,
göğsümün ta içinde kor...
acır canım ayrı ayrı yerlerden
bul beni demek istiyorum,
bul beni...
ya da seni bulmak istiyorum.
her ikiside ne anlamsız değil mi?
mesela hangi halimizi?
ya da bulacağımız,
bu masaya gelip kaçıncı oturmam?
buradan gelip geçer dediler,
ya işe giderken ya da eve dönerken...
sabah olmazsa akşam mutlaka geçer dediler.
yok hayır zaten biliyorum ben,
ne buradan geçeceksin ne de bana geleceksin...
bu sabah yine,
bensiz uyandı dünyan...
kimsesiz gibi sessiz,
haber vermeden,
usulca,
gürültü yapmadan bensiz...
çıksam şehrin en yükseğine,
doya doya haykırsam adını.
adının her harfini;
taksam kanadına martıların...
yüreğim; ödülü olsun kursaklarına,
sana veremediğim yüreğim...
çoktan çeker giderdim bu şehirden,
kabirlere ve kalbime gömdüklerim olmasa...
ölülerle yaşıyorum yani bu şehirde,
havasına suyuna,
taşına toprağına vurulmuşluğum ondan...
çöpe atmakla,
yürekte saklamak arası.
işte bu aşk yarası...
yani bir garip hayat kavgası...
kim bilir belki de şimdi,
zamanıdır düş'ün gerçeğe takası...
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!