Dert ustasıydı
Özenle dertler imal eder
Sıralardı zihninin raflarına
Her gün tozlarını alırdı itinayla
Ne bilirdim,yakınırken
Sen derdime çare olursun derken
Sessizlik,derin ve koyu
Havada ağır yanık kokusu
Gözlerim kapalı görüyorum
Simyacı iş başında,
çığlıklar duyuyorum
Canı tenden ayırıyor
Acıyla Rus ruleti oynuyorum
Silahlarımız birer çift bakış
İlk gözünü kırpan kaybedecek
İlk düellom değil,
Muhtemelen son da olmayacak
Gözünün bebeğine bebeğine
Olduğun yere değil
En çok kalkmak istediğin yere aitsindir,
Aşk sana doğruyu gösterir
En çok kalmak istediğin yer
Hiç bir şeyle tamamlanması mümkün olmayan
Eksik parçandır...
Severken bırakıp gitmem
Senin sevmezken
Kalmaların yüzünden,
Sen sevmediğin dudaklarda
Ben olmadığım kollarda
Uyandım sayısız sabahlara
Bende ne arıyorsan
Emin ol onu bulacaksın...
Ben senin rüyanda bir figüran
İnsanın fikri ne ise,
Düşü o dur her an...
Çayırda semiz otlar düşleyen
Bu sabah uyandım
Yüzümü yıkamadan
Kedime mama verdim
Pencereden usul usul yağan yağmuru seyrettim
Ekmek yoktu,çay pişirirken
Bir yandan kendime kekikli ekmek yaptım
Derdine çare arıyorsan
Önce derdinin ne olduğunu bil...
Bildiğin dert dert değil...
Ne biliyorsan tez vakitte sil...
Sen gittikten sonra,Sevgilim
Sana akıttığım sevgiyi
Zaptedemedim yerinde
Bir AN oldu gördüm ki
Tüm varoluşa bakıyorum, seN diye
Dağlara,taşlara, kuşlara
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!