Kuzeylerden bir yerden geldin, sen
Farkedilir şekilde hava sıcaklığını düşürdün..
Herkesten, her bakımdan farklı bir zerafet..
Bütün zamansız yangınları söndürdün.
Farklı bir huzur getirdin kış karanlığına..
Hani ananın biraz ak sütü vardı..
Başka yollar sana haramdı
Tanrı korkusu ve saf sevgi..
Aslında hiçbir esprisi yok yıldızların...
Basitçe duruyorlar, sanki gökyüzünün gardiyanları...
Aslına bakarsan bulutlu havalarda kaybolmaları...
Seni sıfırla çarpsam hep sıfırsın,
Namussuz hep yutuyor seni
Seni kendinle toplasam
Olursun, kendinin ruh ikizi
Beni boşa düşürürsün yani
Seni çarpanlarına ayırsam.
En çok ben suçluyum..
Bir garip yas tutuyorum..
Kimin yası olduğunu bilmeden..
Tarihin mezarlığına gömülür..
Bütün isimsiz meczuplar..
Ya fikirlerini kaybetmişler..
Cehenneme yazdığın mektuplar
Adreslerine ulaştı, yorgun kadın...
Mürekkeplerinde insan lekesi...
Homosu bol sapiensi az bir çelişki....
Şimdi unuttuğun bütün eskileri hatırladın....
Sen her zaman her ayrılığı eline yüzüne bulaştırdın.
Ayrılığın dibine vurmuştuk
Kendimize doğru koşarken
Bimem neden, nasıl yorulmuştuk
Kim daha önce ateş edecek diye beklerken
İlk kurşunu sen sıkmak istedim.
Mesela;
Aniden, bırakıp gitsem seni..
Yolda unutulmuş bir valiz gibi kalsan..
Saolasın, her daim varolasın şair dostum))
Bir şiirinizi okusam, akşama kadar yetiyor yorgunluğuma.