Sonbahar Hikâyesi Şiiri - Halil Kumcu

Halil Kumcu
365

ŞİİR


2

TAKİPÇİ

Sonbahar Hikâyesi

Bir zamansızlık ülkesinde,
Anın içinde savrulup gidiyorum.
Son cigaramın külleri hâlâ ocakta,
Takvimde asılı günlere mahkûmum.

Sonsuzlukta erimek böyleymiş;
Sanki bir saat çaresizliği içindeyim.
Alnımda kırışıklıkların derininde sen,
Gün kadranında yelkovan gibiyim.

Şubat eksildi, ocak kara kışa hasret,
Şu ufacık tıklar, bu kadar mı yaralar?
Saniye saniye kayıyor hayatım, tik tok,
Üstümün örtüsü kahverengi yapraklar.

Bir şeyin farkına vardım yukarı bakınca;
Bu sonbahar hikâyesinde her şey için geç.
Aklımda uçuşan siyah beyaz anılar,
Hayal gibi perdesini çekti gönül, vazgeç.

Yıllar birleşti dünden yarına çığırtma,
Yüzüm kırıldı, yüreğim dilinden geçerken.
Soluksuz bir kitabın bu son paragrafı aynalar,
Yolunu çoktan yitirmiş bir gezginim ben.

Halil Kumcu
Kayıt Tarihi : 20.2.2025 15:50:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Hikayesi:


"Sevda, sonbahar gibi geçici ve hüzün dolu; her yaprak düşüşü, zamanın unuttuğu anıların sessiz bir vedasıdır."

Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!