Takvimlere baksan,
Aylar öncesiydi...
Bana sorsan,
Yeniden doğduğum zamanlardı...
Anneme sorsan,
Bu deli kızı on dokuzuncu yaşındaydı...
Neden Allah'ım? ...
Neden bu zamansız akan gözyaşlarım,
Neden bu sessiz hıçkırıklarım,
Neden Allah'ım? ...
Yarattığını hep sevmedim mi?
Birine kötü söz söyleyip incittim mi?
Aldığım nefes yaşamama mı yetmiyor?
Güneş hala aynı sıcaklığıyla mı ısıtmıyor?
Zaman mı durdu,dünya mı dönmüyor?
Sensiz de yaşamıyor muyum sanki? ...
Ne oldu,gecelerim aynı karanlık mı değil?
Güneş battığı anda yıldızlar mı ışımıyor?
Su gibi geçip gitti,
Kelebek ömrü misali hayatım…
Ne büyük sevdim, ne çok sevdim…
Ama ben hayatımda,
En çok seni sevdim…
Yıllarımın birini bile almadı henüz sevdan…
Kaçmaya çalıştıkça kayboldum kendimde...
Hangi sokağa çıksam peşimde karanlık gölgem...
Nereye gittiğini bilmediğim otobüslere binip,
Kaybolmayı istedim uzaklarda...
Dönüşü olmayan bir yol istedim...
Ölümden başka...
Umrumda olmaman gerekti oysa...
Sana baktığım her anda,
Hüznün doluyor gözlerime...
Hüznünle mutlu olmam gereken zamanda...
Umrumda olmaman gerekti oysa...
'Bana ne' olmalıydın ben de...
Hep böyle mi olacak artık? ...
Hiç dönmeyeceksin yanıma yani?
Yani oturmayacağız artık diz dize,
Yani bir el olacağız birbirimize öyle mi? ...
Hayallerimiz hiç gerçekleşmeyecek,
Ve o çok sevdiğin şehre beni de götürmeyeceksin yani...
Herşeyin bir ilki varsa,
Sen de bir ilksin unutma...
Sen,benim en güzel ilkimdin,
İlk sevdiğim,
İlk uğruna ömür verebileceğim,
İlk günahım,
Bir sevda basıyorum bağrıma...
Yürüyorum,
İzindeyim cennetin...
Kırıkları batıyor umutlarımın,
Viraneyim,
Yürüyorum,
Bir masalsın sen ey İstanbul,
İki yakası bir araya gelmeyen,
Asırlık bir türküsün,
Yorgun insanların hiç bitmeyen öyküsüsün...
Cihanda bir eşin daha yoktur,bilinir,
Layığındır bu topraklar,bu insanlar,
Donuk karelerle aynı ifadeler
Çok güzel