Alev alev yanıyor işte gün son deminde
Koşup yetişemedik üflesek donar mıydık?
Bahara veda eden tabiat son ceminde
Kâinat secdesine aşk ile yanar mıydık?
Sen “fırtınanın gözünü” bilir misin sevgili?
Ben bilirim…
Seni kaybettiğimde çırpınan kalbim
Sığınmaya çalıştığı yürek limanında
Patlayan fırtınadan habersiz
Küreksiz sandalıyla düşmüştü
“İnsan benim sırrım, bende insanın sırrıyım”
Söz pişirdim özümde göz göz ettim gönlümü
Yaşadığım tesvişi resmetmek gibi bir şey
Ne doğmaktı bildiğim ne de sordum ölümü
Bağrımda açılan bir derin yarasın ey gül
Ne figanlar ederim bilsen aşk ile her gün
Yine de sen ağlama yine de solma hep gül
Bu benim yazım olsun aşkıma olan sürgün
Beni böyle yaratmış ne diyeyim yaradan
Duydum usanmışsınız beni böyle sevmekten
Belki derdiniz uçmak göğsümün kafesinden
Yorulmuş o gönlünüz yüreğimi dermekten
Öyle olsun efendim ayrılın nefesimden…
Gölge düşmüş kan rengi gözlerinizde riya
Üzerimde yırtılmış rengi solmuş harmani
Dilimde nakarat mı kırık dökük şarkılar
Her sevdayı meşk eden ey acemi kemani
Ne diye sürünürsün seni dinleyen mi var…
Elden düşme aşklara talip oldu bu gönlüm
Vatanımın toprağı başka kokuyor
Başka türlü suları başka akıyor
En güzel tarihler onda uyuyor
Emsalsiz toprağında rengarenktir o...
Mert yürekli askeri korkmak bilir mi?
Nasıl kokuyordu toprak, ıslak her yer ıslak
Bir yağmur akşamıydı gökyüzü parlak
Yeryüzü silik..
Sana dokunuyordu gözlerim
Ne kadarda hızlıydı yüreğin, ürperdim
Sümbül kokuları vardı keskin
Bu üftâde kuluna biraz merhamet eyle
Arada bir de olsa sende aşkından söyle
Kararmasın asuman yıldırma beni böyle
Etme cancağızım gel sen de Hüdadan dile
Canı geçirme candan el insaf derim aman
Dayamış sırtını elin ağacına, sırtındaki kepenek yakar tenini
Ak koyun kara koyun karışmış birbirine
Türkünün yanığını söyler kavalı.
Ağam şuradan üç koyun versen onlarda bana üç kuzu verse
Bir küçük ağılım olsa benimde
Vatanım toprağım olurdu yemin ederim.
* YA O BENİ BİLECEK YA BENİ SORACAĞIM
SÖNDÜRME ALEVİNİ SENDE KANASIM GELİR *
SONSUZ KUTLUYORUM.
* 10 ANTOLOJİ.COM YILDIZI