Bende insanım herkes kadar
Korkularım, kaygılarım, dertlerim var
Hayattan beklentilerim, umutlarım var
Yani herkesin olduğu kadar
Çok olmasa da yaşadığım bu hayatta
Mutlu olduğum zamanlarda var
Zehrini tattım aşk okunun
Anlatılmaz acılar içindeyim
Bedenim bölündü paramparça
Her zerremde seni hissetmekteyim
Kolaymı sandın ey nefsim hele sabret
Zor olana talip olduk hele biraz gayret
Önce yaksın içimi artsın aşkın harareti
Gün gelir bizde içeriz ferahlatan şerbeti
Sebati Manav 11 Mayıs 2006
Ben asırlık aşk şerbetiyim
Kıymetimi yola giren bilir
Hoyrat eller ne bilsin beni
Ne bilsin kadrimi kıymetimi
Ey aşk yolculuğuna çıktığını zanneden
Sen aşk nedir bilir misin?
Üç günlük dünya hevesi değil aşk
Hele nefsani arzular hiç değil
Aşkı âşık olan anlar tarifi zor
Dinle sende bak neymiş halin gör
Her şey bir oyunla başladı aslında
Tanışacaktım ve âşık edecektim
Tanıştım tanıştıkça sevdim
Âşık edecektim güya kendime
Nasıl oldu anlamadım
Ne sevdasından yanıp tutuşanı gördüm
Nede aşkından deli divane olanı
Ya anlatılanlar masaldı
Aşkın, sevdanın üstüne
Bana haber vermeden gitme
Seni yolcu etmeye mutlaka gelirim
Yalnız binmene gönlüm razı olmaz
Hem bir el sallayanın olsun ardından
Yanında olurum otobüs kalkana kadar
Neye yarar gurbet elin suyu havası
Hep içimizde bitmez hasretin acısı
Aşta gel biraz olsun azalsın sancısı
Özledik gurbet elin dağlarını aşta gel
Yıllar geçti bizim eller sensiz bilesin
Aynadaki aksimle konuştum dün gece
Alaycı bir tavırla uzun uzun baktı önce
Sonra gülümsedi, acı bir tebessümle
“Eski havan da kalmamış, hani nerede”
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!