Alev alev bir yangının ateşinde kaybolan akşamlarda,
Yüreğimize düşen sevda damlasında hem kendimizi hem de dünyayı çabuk harcama,
Sonucunda kaybolmuş bir "biz"e varmak.
Tüm karamsarlıkları ardımızda bırakıp,
Bir hayale gonul verdim Olmiycak bir ruyaya yuruyorum Ruyada sen
Ruyada ben
Ruyada biz
Gemiler kalkiyor limanlarda Uzaklardan yakinlara
Ucan baliklar
Yuzen kelebeklerle
Gönlümde kara bulutlar, sevdaya dair yalnızca zehir.
Büyük umutlarla gömüldüğüm yürek mezarım,
sevda masalında heba olan bir viraneye döndü dünyam.
Göremediğim güzelliklerin yalanları şimdi, eski bir fotoğraf çerçevesinde.
Karanlığın soğuk köşelerinde,
umutsuzluğun yorgun kollarında,
Umudum
Günler gectikçe ömürden,
Biraz daha alırsın
payına ne düşüyorsa yaşamdan.
Cesurca yaşa,
Koş,
Vazgeciyorum
Vazgeçiyorum, atiyorum yükleri artık omuzlarımdan.
Ağırlaşıyor hayatın çantası, taşıyamıyorum.
Ayrılıyorum gürültülü sokaklardan,
Sessizliğin kollarına bırakıyorum.
Yağmur damlaları düşerken yüreğimin karanlık köşelerine,
İçimdeki hüsran diyarına,
Seslensem de yankılanmaz kelimelerim,
Yalnızlığın sessizliği boğar beni, kimse duymaz.
Yalnızlığın karanlığı sarar beni,
sessiz bir çığlık içimde, sözcükler tükenmiş.
Sözlerin kelimelerini yitirdim;
yüreğim suskun şimdi,
büyük bir ıssızlık yankılanır içimde.
Mühürlü sözlerim , dilimde bir sır gibi saklanır,
Her biri, geçmişin ağırlığını taşır,
Kimi zaman bir özlem, kimi zaman bir anı barındırır.
Tozlu eşikler, zamanla silinmiş hatıraların girişinde,
Zemheri
Zemheri karanlıkta,
bir boşlukta, dipsiz bir kuyu gibi.
Korkularıma,
aldanmalarıma,
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!