Yolumuz diken dolu, ne uyur ne yatarız
Bakın tarihe bakın bambaşka bir ırkız biz.
Keskindir kılıcımız tozu toza katarız
Bir Kürşad'ın izinde şaha kalkan kırkız biz.
Ağyar olsa tüm cihan zalime baş kaldırdık
Bir sabah uyanınca uzanıp dost eline
Al gülü vermek için Tokat'a gitmek gerek.
Şarkılar fısıldayıp esen seher yeline
Maksuda ermek için Tokat'a gitmek gerek.
Dünya dardı zalime bu gözler neler gördü
Kar üstünde kurtlar yürür iz olmaz
Dil söze sarılır Tokat ilinde.
Eşiğinde doğrulmayan diz olmaz
El göze sarılır Tokat ilinde.
Gel derdine deva ara sor varsa
Hayret!
yenilmişim
derin duygularda kaybolmuşum
çıkmazlardayım
her yanım şaşkın
sensizliğin tam ortasında
Nice yaş dökülürken kirpiğin üzerinden
Gözlerini uzaktan süzdürdün işte bana
Halimi her kim görse ağlardı kederinden
Ah sabır torbasını büzdürdün işte bana
Hayli zaman oldu bir mektubun ucundan tutmayalı
her gece sarılsam da hayaline
yokluğun direniyor inan kalbimin diline
Gittiğim her yol sonsuzdu,
ama sonu hep çıkmazdı
YEMİN
Soğuk bir gündü,
gecenin bitimi, sabahın uyanışı
dışarıda hafiften bir kar yağışı
Sevginin kandili yandığı anda
Aşığın mâşuğu andığı anda
Saatler vuslata döndüğü anda
Yerim Tokat yurdum Tokattır benim
Sevincimle derdim Tokattır benim.
YEŞİLIRMAK
Bende bir yürek var ki çağlar durur bilesin
Aşk sardı her hücre mi dağlar inler bilesin
Aşamam tepeleri bir yol vardır önümde
Yeşilırmak halime ağlar durur bilesin
İki elin kanda olsa, durmayasın gelesin.
İçimden geçenleri kağıda dökeyim diyorum
olmuyor
o kadar çok şey biriktirmişim ki içimde
hangisinden söz etsem kırık cam gibi batıyor yüreğime
susmak geliyor içimden
susuyorum
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!