Sustuğunda silahlar gelecek barışın sesi
Umudu tükenmez bir sevda gibi
Ağlayan anaların yaşı silindiğinde...
Bak
Dinle
Günüm gecelerin arasında
Sıyrılıyorum kendimden
Ben benliğimle savaşta
İrkiliyorum nefretten
Sevgilere susadım her sözde
Unutma demiştin en güzel günlerini
Seninle olan bir anı silemedim
Yalnız seni sevdim dilbeste gibi
Senden başkası ne mümkün! sevemedim
Yıllar yorgun düştü, yollar biçare
Sesin düşer gecemin karanlığına
Buğusunda ıslanan akşamın...
Yankısız bir çığlıktı sesim boş duvarlarda
Tutarken yaşamın elinden
Bildim canda can olmayı
Yaklaşırım sona doğru adım adım
Ürker ucuz sevgi sözleri dilimin ucunda
Yaşama bir ayak kaldı
Ölüme bir nefes...
Ve şimdi soruyorum kendime
Kara cahil güzelliğin savrulur
Yaz dönencesinde kışa vuran
Ömürce geçen iklimlere...
Binlerce çığ düşer
Çiy damlası gözlerine
Son çığlıklara bağlarım direnç kalıntılarımı
Son rüzgârla eserim
Son şarkı olurum
Son söylenmemiş söz...
Son olurum
Bir ağaç devriliyor fırtınada
Yağmur acımasızlaştı
Hem sert bu iklim
Hem namert
Biten bir sevdanın izleri gözlerimde
Puslu bir hüzündür yalnızlık
Şehir sislere gömülmüşken
Kendi sisinde boğulan...
Hep yanlış zamanların yangınıdır
İçimi ürperterek koşan çocuk
Karıştırıyorum anıların sayfalarını
Her bir yaprağında sen varsın
Bakıyorum mâziye, hâtırâlara
Her bir gülüşümde sen varsın
Dolaşıyorum virâne sokakları
Sevgili Özgür Kökturk abim. Sevgilerimle, inanıyorum ki yüz yıl sonra okuyacak insanlara güzel mesajlar verdin. Tanıştığımız için memnun oldum.
Bir gelinciğin kanayan gülümseyişi olsun bu yaşında senin hayatına sunulan kırmızı el....Neden el,deme sakın.O el dokunacak sana sıcacık ve şevkatli.Mevlamın hakkı için tüm karanlık yanlarını ağartacak bir şafak lezzetinde ve yumacak gözlerini senin ağladığın gözlerden....Sen bu yaşında bu elle veda ...