Ömrümün on altıncı baharındayım bu sabah
Fakat yıllara küskünüm ben.
Neden böyle hızla akar gidersiniz,
Yoksa sizde mi bıktınız yaşamaktan?
Ben, beni kuşatan çemberimin içinde
Her yerde sen varsın şimdi, işte bak gülümsüyorsun
Hasret küpüne mi battın, bu kadar çok özlüyorsun?
Ruhum ruhunla, kalbim kalbinle, bunu biliyorsun;
Bahçendeki kırmızı kuş sana bir şey demedi mi?
Ruhum benim, canım benim, gülüm benim, her şeyimsin
Çaresizim, bana hasret bir yüreğin
Derdine derman olamadıysam.
Zamanın tuzağına düşmüşüm, üzgünüm
Sana elden daha yakın olamadıysam…
Göz yaşların yüreğimde sızım sızım kan olur
Bırak açık kalsın duaya uzanmış ellerin
Akşamı beklemeden indi sabırsız ikindiler
Zaman değirmeni dönüyor vakit dardı
Delikanlı çağımda yol yordam bilemedim
Avuçlarımın arasından kayıp giden yârdı
Aklım takıldı yolculuğa hazırlanan otobüse
Doya doya yaşadım desem yalan
Çok kere dalda kuruttum ümitlerimi
Çok renkli dünyalar bize yaramaz
Tek başıma tükettim gecelerimi
Durmuş hikâyemi soruyorsun bana
Benim gönlüm çılgın bülbül
Alçak yüksek demez uçar da uçar
Dikenli de olsa bir tanem
Bahçendeki gül dalına konar da konar
Biliyorum zaman vefasız
Öylesine mutsuz gecelerin karanlığında
Öylesine gamlıydı ki gözlerin.
Zevki okumaktı sigara dumanlarında
Ve bir hayâl gülen, dönen dairemsi
Yıllar var ki gecelerini dolduran
Hep böylesine gelip geçti günlerin.
Bu şiirlerde ne var bilmem ki senden benden başka
Akıp giden hayatımızın en güzel resimleri mi
Yüreği yanmışları yeniden çekiyor aşka
Yeniden, bir daha yeniden okuyorlar şiirlerimi
İlk ümitlerimiz, sımsıcak duygularımız
Umut yüklü bir şarkıdır söylenir durur,
Bizi çeker eski günlerin özlemine.
Kanayan gönlümüz birden bire durulur;
Doyum olmaz eski günlerin özlemine!
Yükselen ayın hüznünde parlayan yüzün,
Mevsimlerden sonbahar
Eylül yaprakları düşerken dallardan
Çiçekler bir alımlıydı
Bir güzeldi, çalımlıydı
Üstelik sen de güzeldin
Seni tanımazdan önce yaşamadım inan
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!